Hak arayışı protestolarında milliyetçi provokasyonlar

  • 09:07 30 Mart 2025
  • Kadının Kaleminden
 
“Gerçekleştirilen protesto eylemleri nasıl hedefin dışında ırkçı, ahlak ve etik dışı saldırılara dönüştü? Bu ahlak ve etik dışı saldırılar medyada nasıl, “haklı” ve “meşru” gösterilmeye çalışıldı?”
 
Gülistan Gülmüş
 
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve kimi ilçe belediyelerine yönelik soruşturmalar kapsamında 19 Mart'ta yapılan ev baskınlarında aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da olduğu 91 kişi gözaltına alınmıştı. Ardından 3 gün süren gözaltı sürecinin ardından 23 Mart’ta İBB başkanı “suç örgütü kurmak ve yönetmek", "rüşvet almak", "irtikap", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" iddiasıyla tutuklandı. Bir çok kişi de aynı soruşturma kapsamında tutuklandı. 
 
Tutuklamalardan bu yana başta İstanbul üzere birçok kentte eylem ve etkinlikler sürüyor. Halk verilen kararı sokağa çıkarak protesto ediyor. Bu protestolar sonucunda başta kadınlar olmak üzere halk polisin şiddetine maruz kalıyor. Gözaltına alınan kadınların şiddetin yanı sıra tacize uğradığı da yansıyan haberler ve gelen bilgiler arasında. 
Peki tüm bunlar yaşanırken durum dijital medyaya nasıl yansıyor ya da yansıtılıyor?
 
‘Pamuk şeker’ ile hafızasızlaştırma provokasyonu
 
Gerçekleştirilen protesto eylemleri nasıl hedefin dışında ırkçı, ahlak ve etik dışı saldırılara dönüştü? Bu ahlak ve etik dışı saldırılar medyada nasıl, “haklı” ve “meşru” gösterilmeye çalışıldı? Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu’na destek için yapılan Saraçhane mitinginde konuşurken Şirnex’in Cîzir ilçesinde yapılan Newroz kutlamasına gönderme yaparak, “Dün doğuda bir yerde, bana göre paçavra olan bayraklar sallanırken ve o mitinge gidenlere polisler pamuk şekeri verirken, buradaki gençlere de pamuk şekeri vermelerini bekliyoruz” dedi. Oysa polis Kürt özgürlük mücadelesini büyütmek için başlatılan direnişten bu yana başta çocuklar ve kadınlar olmak üzere saldırılarını, katliamlarını, taciz ve tecavüzlerini, kaybettirmelerini aralıksız sürdürüyordu. Çok uzağa gitmeden yakın zamanda Tevgera Jinên Azad’ın (TJA) Wan’da yapmış olduğu bir eylemde polis kadınlara şiddet uygulamıştı.
 
Kürt halkından hatırlatmalı tepki
 
Mansur Yavaş’ın bu açıklamasından sonra Kürtler dijital medya hesaplarında geçmiş zamanlarda polisin Kürt çocuklara nasıl şiddet uyguladığına dair hatırlatmalarda bulunmak adına paylaşımlarda bulunarak açıklamaya tepki gösterdi.
 
Tepkiler ve özür
 
Mansur Yavaş’ın bu açıklamasının ardından dijital medyada çığ gibi büyüyen tepkiler oldu. İlk tepki gösterenler arasında kadınlar, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve Demokratik Bölgeler Partili (DBP) siyasetçiler oldu. Bu tepkilerin büyümesi sonucu, aynı gün CHP Genel Başkanı Özgür Özel Saraçhane’de yapılan mitingde özür diledi.
 
Sarı, kırmızı, yeşil renkli pamuk şekerle cevap
 
Bu olaylar yaşanırken 89 merkezde kutlanma planı yapılan Newrozlarda özellikle Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrının ardından büyük coşkuyla kutlanmaya devam ediyordu. Ancak halk, Mansur Yavaş’ın, ırkçı “pamuk şeker” konuşmasına tepkisiz kalmadı ve Newroz alanlarına üzerinde, “Paçavra bavê te ye” yazılı pankartların yanı sıra, sarı kırmızı yeşil renklerden oluşan pamuk şeker çizimi baskılı pankartlarla alanlarda konuşmayı protesto etti. Kısa süre içerisinde bu pankartlar dijital medyada yayıldı. Herkes söz konusu pankartların fotoğrafını aldığı ekran görüntüleri ile dijital medya hesaplarında paylaşarak tepki gösterdi.
 
Kürt halkının değerlerine hakaret
 
Mansur Yavaş’ın konuşması milliyetçi Türkleri de etkisi altında bıraktı ve milliyetçi kesim, Ekrem İmamoğlu için yapılan eylem ve etkinliklere katılarak Kürtlerin öncü isimlerine, değerlerine hakaret ve küfür içeren pankartlar açtı. Bu dijital medya hesaplarında paylaşılıp milliyetçi kesimleri daha da derin bir nefrete sürüklerken bir taraftan da buna karşı protestolar dijital medyada büyüdü.
 
Kadınlar ve erkeklerden eylemlerde cinsiyetçi pankartlar
 
Yapılan eylemlerde kadın ve erkekler, “eylemlerini” gerçekleştirirken içerisinde cinsiyetçi cümleler, cinsiyetçi küfür ve hakaretlerin olduğu pankartlar açtı. Birçok dijital medya kullanıcısı bu eylemlerin ahlak dışı olduğunu ifade etti.
 
Kadına şiddetli ‘çiçek’
 
 Bir polisin eylemdeki bir kadına çiçek uzattığı esnada çekilen fotoğrafı da dikkat çeken konular arasında yer alıyordu. Günlerdir kadına şiddet uygulayan polisin bir anda “kahraman” ilan edildiği bir fotoğraf karesiydi bu.
 
Eyleme katılan Kürt gencine saldırı
 
Eyleme, elinde, “Newroza te ji pîroz be İmamoğlu” yazılı pankartı taşıyan Kürt genç, orada bulunan eylemciler tarafında sözlü şiddete maruz kaldı.
 
Söz konusu eylemler Türkiye kentlerinde devam ediyor. Ancak daha önce de sözünü ettiğimiz gibi etik ve ahlak çerçevesinin dışına çıkılmış bir şekilde eylemler devam ediyor. Bu şekilde devam eden eylemlere de dijital medyada tepkiler sürecek gibi görünüyor.