Feleknas Uca: Abdullah Öcalan Kürt halkının kırmızı çizgisidir!

  • 09:17 20 Ekim 2017
  • Siyaset

Şehriban Aslan

DİYARBAKIR-  HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkında çıkan haberlere ilişkin sağlıklı ve inandırıcı girişimlerin başlatılması gerektiğini belirtti. Feleknas, Abdullah Öcalan’ın Kürtler için ‘kırmızı çizgi olduğunu’ ve başına gelecek en ufak bir şeyden CPT ve AKP’nin sorumlu olduğuna dikkat çekti.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan ağırlaştırılmış tecrit koşulları devam ederken, aile ve avukatların görüşme başvuruları da reddediliyor. 
Bunun yanı sıra 15 Temmuz 2016 yılında darbe girişiminde güvenliğinin tehlikede olduğu bilgisi yayılırken geçtiğimiz günlerde de sosyal medya hesaplarında yaşamını yitirdiği söylemleri yansıdı. Bunun üzerine Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı konuya ilişkin yayılan haberlerin asılsız olduğu açıklamasında bulundu. Bu açıklamanın kendileri için yeterli olmadığını söyleyen Kürt halkı ve dostları, Kürdistan ve Avrupa’da eylem ve protestolara başladı. 
 
Tepkiler günden güne büyürken HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, derhal ailenin, avukatların ya da İmralı Heyeti’nin PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüştürülmesi gerektiğine dikkat çekti.
 
Feleknas, 19 yıldır Abdullah Öcalan şahsında 40 Milyon Kürt’ün rehin tutulduğunu söyledi. Feleknas, Abdullah Öcalan’ın avukatlarının ve ailesinin yıllardır görüştürülmediğine dikkat çekerek, Kürdistan ve Avrupa’da girilen açlık grevi sonucu Mehmet Öcalan ile geçtiğimiz yıl bir görüşmenin yapıldığını fakat bunun yetersiz olduğunu ifade etti. 
 
‘Savcının açıklamasına güvenmiyoruz’
 
Feleknas, devamında “Kürt halkı, Önderliğin etrafında kenetlendi ve devlet mecbur kalıp görüşmeyi sağladı. Bugün yine böyle bir süreçte Ortadoğu sınırları belirlenirken, Kürt halkının kaderi yeniden yazılırken, Önderlik görüşlerini dile getirmesin ve halka yansımasın diye üzerindeki tecrit ağırlaştırılıyor. Türkiye’de sürekli Önderlik üzerinde tartışmalar çıkarıldı. Şu anda bir tartışma var fakat Öcalan’ın Kürt halkı için ne kadar önemli olduğu biliniyor. Devlet de biliyor ki Rêber Apo kırmızı çizgidir. Savcı her ne kadar sıkıntılı durum olmadığını açıklasa da biz bu açıklamaya güvenmiyoruz. Ya avukatları, ya İmralı heyeti ya da ailesi görüşmeyene kadar hiçbir açıklamaya inanmıyoruz” dedi.
 
‘Önderlik büyük irade sergiledi’
 
15 Temmuz Darbe girişiminin ardından İmralı’ya yine yönelimin olduğuna vurgu yapan Feleknas, hedefin yine Abdullah Öcalan olduğunu ve sonrasında herhangi bir haber verilmediğini kaydetti. Feleknas, Abdullah Öcalan’ın dört duvar arasında yıllarca halkın özgürlüğü için büyük bir irade sergilediğine vurgu yaparak, “Türkiye Başbakanı İmralı heyetinin görüşmeye gittiği süreçlerde Abdullah Öcalan’a  selamının iletilmesini istiyordu” dedi. 
 
Tüm devlet yetkililerin Abdullah Öcalan ile görüşmeler yapıldığı dönem gönüllü olduğunu ifade eden Feleknas, “Önderliğin fikrini, kitaplarını, notlarını takip ediyorlardı. Olanlara bakınca Önderliğin ne kadar büyük bir mücadele verdiğini, kendisini ve ideolojisini herkese nasıl kabul ettirdiğini görüyorsunuz. Tüm Ortadoğu’da, Latin Amerika’da, Avrupa devletlerinde Önderliğin kitapları farklı dillere çevrildi” ifadelerini kullandı.
 
‘Dünyanın her yerinden heyet geldi’
 
Komplonun gerçekleştiği dönemde onlarca insanın Abdullah Öcalan için bedenini ateşe verdiğini hatırlatan Feleknas, Abdullah Öcalan’ın sıradan bir kişi olmadığını ve Kürtler ’in onu ‘önder’ olarak kabul ettiğini kaydetti. Feleknas, “Amed Newroz’unda mesajı okunduğunda neredeyse dünyanın her yerinden heyet geldi. CPT tutuklulardan sorumlu bir kurum. Fakat dört duvar arasında ve ağır bir tecrit altında olan Öcalan’a yönelik raporunu açıklamadı. Rêber Apo’nun başına en ufak bir şey gelmesi durumunda CPT ve AKP hükümeti sorumludur. Günlerdir her yerde özellikle Avrupa’da Kürt halkı ayaklanmış durumda” diye vurguladı.
 
‘Gün Önderliğe sahip çıkma günüdür’
 
Son olarak Feleknas, “Başta Kuzey Kürdistan olmak üzere, Türkiye metropolleri ve diğer yerlerde Önderlik etrafında kenetlenelim. Artık haber almak yetmez özgür olması gerekir. Fikirlerini özgür bir ortamda özgür halkla dile getirmelidir. Gün Önderliğe sahip çıkma günüdür. Biz elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz” diyerek tüm Kürt halkına çağrıda bulundu.