HABER MERKEZİ- HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, kadın katliamları ve kadına yönelik şiddet, cinsel saldırı başta olmak üzere kadına yönelik cinsiyetçi ayrımcılığa karşı Meclis’e Araştırma Önergesi verdi.

 

HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez, kadın katliamları başta olmak üzere kadına yönelik her türlü cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldırılması, bu konuda mevcut hukuksal düzenlemelere ve imzalanan Uluslararası Sözleşmelere işlerlik kazandıracak, gerekli mekanizmaların oluşturulması yönündeki hususların tespit edilip tedbir alınması amacıyla Meclis Genel Kurulu’na Araştırma Önergesi verdi.

 

Önergede kadına yönelik şiddete neden olan erkek kadın ayrımcılığını meşru kaılan toplumsal, ekonomik, politik, hukuksal ve eğitimsel yapıların sıralanabileceği belirtilerek devamında şöyle denildi:

 

‘Bu politikalar kadına yönelik şiddeti sürekli kılıyor’

 

“Sosyal, ekonomik ve kültürel yapısına uygun olarak şekillenen toplumlar, cinsiyet rolleri ve buna uygun olarak gelişen yöntemler ve mekanizmalarla olduğu kadar asıl olarak siyasi koşullarına göre de çeşitlilik göstermektedir. Türkiye’de devlet ve siyasi iktidar tarafından uygulanan yanlış ve bilinçli politikalar kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığı arttıran bir yerde durmaktadır. Uygulanan bu politikalar kadına yönelik şiddeti sürekli kılmaktadır. Ayrıca kadına şiddetin hukuk nezdinde cezasız bırakılması bu şiddetin artarak devam  etmesindeki temel nedenlerden biridir.

 

‘Türkiye başarısız oldu’

 

Neredeyse her gün gerçekleşen kadın katliamlarından; Türkiye’nin de imzacısı olduğu Birleşmiş Milletler Kadınlara Yönelik Her Türlü Şiddetin Önlenmesi Bildirgesi ve İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere, Türkiye hukuk sisteminin bu konuda imzalanan sözleşmeleri uygulama ve dikkate alma hususunda başarısız olduğu görülmektedir.

 

‘Cezasızlık mekanizması önemli bir rol üstleniyor’

 

Kadına yönelik şiddetin sistematik olarak devam etmesinde, imzacısı olunan uluslararası sözleşmelerin uygulanmaması ya da yasal boşlukların sonucunda meydana gelen cezasızlık mekanizması önemli bir rol üstlenmektedir. Eril zihniyet bu şekilde devam edebileceği bir hukuk ve siyasal sitem üzerinden kendini yeniden üretmekte, yalnızca cinsel şiddet değil diğer şiddet türleriyle de beraber uygulanıp birbirini besleyen ve üreten mekanizmalardan oluşan bir şiddet çemberi oluşturmaktadır.

 

306 kadın şiddete maruz bırakıldı

 

Sadece erkek şiddeti sonucu hayatını kaybeden kadınlara yer veren Bağımsız Bilgi Ağı BİANET’in verilerine göre; 2017 yılının ilk dokuz ayında erkekler 211 kadın ve kız çocuğunu öldürdü, 64 kadına tecavüz etti, 190 kadını taciz etti, 258 kız çocuğuna cinsel istismarda bulundu, 306 kadına şiddet uyguladı.

 

‘Kadın cinayetleri olağan bir hal aldı’

 

Kadın cinayetlerinin olağan bir hal aldığı Türkiye'de son olarak 17 yaşındaki lise öğrencisi Helin Palandöken okul çıkışında Mustafa Yetgin  tarafından katledildi. Helin Palandöken’i pompalı tüfekle öldüren Mustafa Yetgin, Helin’in 2 arkadaşını da yaraladı. Helin'i katleden Yetgin’in olay günü teslim aldığı tüfeğin, yurtdışından internet üzerinden sipariş verilerek getirildiği ve ruhsatsız olduğu bilgiler arasındadır. Söz konusu vahim olay, Türkiye’de kadın cinayeti işlemenin ve ateşli silahlara ulaşmanın ne kadar kolay olduğunu tekrar gözler önüne sermiştir.

 

‘Meclis araştırılması bir aciliyet’

 

Kadın katliamına dönüşen kadın cinayetleri başta olmak üzere kadına yönelik her türlü cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldırıp, bu konuda mevcut hukuksal düzenlemelere ve imzalanan Uluslararası Sözleşmelere işlerlik kazandıracak, gerekli mekanizmaların oluşturulması yönündeki hususların tespit edilip tedbir alınması amacıyla bir meclis araştırması açılmasının bir aciliyet teşkil ettiğini belirtmekte fayda görüyoruz.”