HDP Kadın Meclisi: İmralı Adası derhal görüşmelere açılmalıdır!

  • 13:38 20 Ekim 2017
  • Siyaset
ANKARA- HDP Kadın Meclisi yayınladığı yazılı açıklamada, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride dikkat çekerek, “Çözüm Süreci'nde sorumluluk üstlenen, rol oynayan, tüm demokratik kitle örgütlerini, kadınları ve tüm kamuoyunu çözümsüzlüğün ortadan kaldırılmasına yönelik rol almaya, tepkilerini ortaya koymaya çağırıyoruz” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde devam eden ağırlaştırılmış tecride ilişkin açıklamada yayınladı. HDP Kadın Meclisi yaptığı yazılı açıklamada, Abdullah Öcalan’ın 18 yıldır hiçbir evrensel hukuk normunda karşılığı bulunmayan keyfi ve insanlık dışı uygulamalarla özel bir politikanın yürütüldüğü İmralı sisteminde ağır tecrit koşullarında bulunduğuna dikkat çekti.
 
Özellikle son 2 buçuk yıldır derinleştirilen mutlak tecrit koşullarında Abdullah Öcalan’ın tutulmasının ve sağlık durumuna ilişkin sosyal medyada ortaya atılan iddiaların kaygı verici olduğuna dikkat çekilen açıklamada, 2013 Newroz’undaki tarihi çağırıyla başlayan çözüm sürecinin tekçi rejiminin tahkimi uğruna sona erdirildiğine vurgu yapıldı.
 
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
 
"Sayın Abdullah Öcalan'ın, 'kadınların öznesi olmadığı bir barış sürecinin toplumsallaşamayacağını' vurguladığı çözüm sürecinde kararlılıkla yoğun emek harcadığı önemli alanlardan biri kadınların müzakerelere dahil edilmesi olmuştur. AKP-Saray için bir barış süreci sonlandırılacaksa temel hedefin kadınlar olacağı kadına yönelik çok boyutlu özel saldırı politikaları ile ortaya konulmuştur. Tecridin derinleştirilmesi ile ülkede kaos ve savaşın egemen kılınmasının ve kadınların temel hedef alınarak yaşamın tüm alanlarından tasfiye edilmesini amaçlayan politikaların yürürlüğe konulmasının aynı tarihlere denk geliyor olması elbette tesadüf değildir. Bugün, Sayın Öcalan şahsında geliştirilen tek kişilik İmralı Tecrit Sistemi, başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarına dayatılan ve yaygınlaştırılarak bir bütün topluma hakim kılınmaya çalışılan sistemin bir parçasıdır.
 
‘Tüm farklı kesimler tecrit altına alınmaktadır’
 
Başta kadınlar olmak üzere, Kürtler, Aleviler, demokratik ve muhalif güçler, toplumsal barış temelinde bir arada yaşama iradesi gösteren tüm farklılıklar tecrit altına alınmaktadır. Tarihsel olarak Türkiye'de toplumsal barışın sağlanmasında önemli rol ve pratiklere sahip olan Sayın Abdullah Öcalan'a yönelik geliştirilen tecrit sisteminin Türkiye halklarına çözümsüzlük ve bu çözümsüzlükten beslenen kaos ve şiddet bir yönetim biçimi olarak dayatılmaktadır. Bu anlamda, Dolmabahçe Mutabakatının reddedilmesi ve müzakere masasının devrilmesiyle iktidar tarafından derinleştirilen çözümsüzlük, Türkiye halklarına, demokratik ve muhalif güçlere yönelik katliam, siyasi soykırım, cezaevleri ve daha birçok hukuksuz uygulama ve insanlık suçları silsilesi olarak sonuçlanmaktadır.
 
‘Derhal görüşme sağlanmalıdır’
 
Sayın Abdullah Öcalan'ın Kürt halkı başta olmak üzere tüm demokrasi ve barış güçlerinde endişe yaratan sağlık durumunun birinci elden, bizzat kendisinden duyulması ve öğrenilmesi talebi derhal karşılanmalıdır. İmralı Adası aile ve avukat görüşüne açılmalı ve derhal siyasi bir heyet görüşme gerçekleştirmelidir. Hükümeti, en önemli barış gücü olan Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin derhal kaldırılması yönünde tarihsel sorumluluğunu yerine getirmeye çağırıyoruz.”
 
HDP Kadın Meclisi, "Tecrit koşullarının ortadan kaldırılması için mücadelemizi geliştirerek devam ettireceğiz" derken, şu çağrıyı da yaptı: "Barış ve Demokratik Çözüm Süreci'nde sorumluluk üstlenen, rol oynayan, tüm demokratik kitle örgütlerini, kadınları ve tüm kamuoyunu, mutlak tecrit sistemi ile derinleştirilen çözümsüzlüğün ortadan kaldırılmasına yönelik rol almaya, tepkilerini ortaya koymaya çağırıyoruz."