AMED - DFG ve MKG, Stêrk ve Medya Haber TV’ye yapılan saldırılara  ve gözaltına alınan gazetecilere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada gazetecilerin serbest bırakılması ve dayanışma çağrısında bulundu.

 

Stêrk ve Medya Haber TV’nin Belçika’da bulunan haber merkezine sabahın erken saatlerinde Belçika polisi tarafından baskın düzenlendi. Polisin haber merkezlerindeki teknik malzemelere zarar verdiği baskınla eş zamanlı olarak İstanbul, İzmir ve Riha’da (Urfa) da ev baskınları oldu. Esra Solin Dal, Yeşim Alıcı, Mehmet Aslan, Enes Sezgin, Beste Argat Balcı, Şirin Ermiş, Saliha Aras ve Doğan Kaynak’ın gözaltına alındığı operasyona dair Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) yazılı açıklama yayınladı.

 

‘Toplumun haber alma özgürlüğüne yapılmış saldırıdır’

 

MKG, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan ve gerekçesi henüz kamuoyu ile paylaşılmayan soruşturma kapsamında gerçekleştirilen gözaltıların basın özgürlüğüne yönelik bir müdahale olduğuna dikkat çekerken, “Gazetecilik, demokratik toplumların vazgeçilmez unsurlarından biridir. Gazeteciler, kamuoyunu bilgilendirme görevini yerine getirirken karşılaştıkları bu tür keyfi uygulamalar, tüm toplumu ilgilendiren ciddi bir hak ihlalidir. Bu gözaltılar, sadece gözaltına alınan gazetecilerin değil, toplumun haber alma özgürlüğüne yapılmış bir saldırıdır. Gözaltına alınan gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Gazetecilik suç değildir. Bu gözaltılar derhal son bulmalıdır” denildi.

 

‘Şiddetle kınıyoruz’

 

DFG ise “Kürt Gazeteciler Günü olan 22 Nisan tarihinden bir gün sonra Kürt basın-yayın kurumlarının ve Kürt gazetecilerinin bir kez daha hedef alınmasını tesadüfi bir durum olarak görmediğimizi belirtmek isteriz” hatırlatmasında bulunarak, şu ifadeleri kullandı: “Aynı şekilde bu operasyonları siyasal süreçten bağımsız ele almak da bir yanılgı olur. Öyle görünüyor ki 31 Mart yerel seçimlerinden ortaya çıkan tabloyu hazmedemeyen siyasal iktidar siyaseten yaşadığı tıkanıklığı bir kez daha Kürt halkına yönelerek aşmayı planlıyor. Bunun ilk ayağı da her zaman olduğu gibi Özgür Basın çalışanlarına ve medya organlarına yönelmek oldu. DFG olarak Belçika, Ankara ve İstanbul’da basın medya organlarına ve özgür basın çalışanlarına yönelik gerçekleşen operasyonları şiddetle kınıyoruz.”

 

 ‘Toplumu hakikatle buluşturmaya devam edeceğiz’

 

DFG, özgür basına yapılan saldırı ve yıldırma politikalarına karşısında sessiz kalmayacaklarının altını çizerken, “Şunun bilinmesini isteriz ki; savaş politikaları başta olmak üzere demokrasi ve özgürlükleri hedef alan tüm politikaları gazetecilik faaliyetlerimizin kutsal bir gerekliliği olarak teşhir etmeye, toplumu hakikatle buluşturmaya devam edeceğiz. İktidar odaklarına sesleniyoruz; bilin ki bu saldırılar özgür basın emekçilerini yıldıramaz. Artık bu tarz yönelimlerden vazgeçin. Bu nedenle gözaltına alınan meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyor, gerçekleri açığa çıkarma mücadelesi yürüten tüm gazeteci arkadaşlarımızla dayanışma çağrısı yapıyoruz” vurgusu yapıldı.