Sedanur ve Sibel’in siyasi koğuş talebi yerine getirilmiyor

  • 17:52 6 Mayıs 2024
  • Güncel
İZMİR - Wan halkıyla dayanıştıkları için gözaltına alınan ve tutuklanan Sedanur Uğur ve Sibel Örkmez’in kaldıkları adli koğuşta saldırıya uğramaları ve buna rağmen adli koğuşta tutulmaya devam edilmelerine tepki gösteren TÖP üyeleri, Sedanur ve Sibel’in siyasi koğuş talebinin yerine getirilmesi gerektiğini söyledi.
 
Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İzmir İl Örgütü, 2 Nisan’da Wan’daki irade gaspına karşı Wan halkıyla dayanıştıkları için gözaltına alınan ve tutuklanan Sedanur Uğur ve Sibel Örkmez’in siyasi koğuş taleplerine rağmen adli koğuşta tutulmalarına tepki göstermek amacıyla basın toplantısı gerçekleştirdi. TÖP İzmir İl binasında gerçekleşen toplantıya İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Emekçi Hareket Partisi (EHP) ve BDSP katıldı.  
 
‘Yenilgiye uğrayan iktidar ezilenlere saldırdı’
 
Burada konuşan TÖP PM üyesi Didar Gül, 31 Mart yerel seçimlerinde iktidarın yenilgiye uğramasının ardından ezilenlere, Kürt halkına ve kadınlara saldırmaya devam ettiğini söyleyerek bunun sonucunda Wan halkının iradesinin gasp edilmeye çalışıldığını ifade etti. Bütün kentlerde olduğu gibi İzmir’de de sokaklarda olduklarını belirten Didar, “İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla gerçekleştirilen eylemde yoldaşlarımız Sibel Örkmez ve Sedanur Uğur gözaltına alındı, gözaltında işkenceye maruz bırakıldı, daha sonra da tutuklandı. Tutuklandıkları süreçten bugüne ise adli koğuşta kalıyorlar. Yoldaşlarımız tutuklandıkları günden itibaren siyasi koğuş talep ettiler ama cezaevi idaresi adli koğuşta kalmalarına karar verdi ve bunu devam ettirmeye çalışıyorlar” dedi.
 
‘Suç işliyorlar’
 
Sedanur ve Sibel’in kaldıkları adli koğuşta 30 kadın tutuklunun saldırısına maruz kaldığını hatırlatan Didar, “İdarenin hedef göstermesiyle bu saldırı gerçekleşti. Bizler günlerdir şu talebi dile getiriyoruz: Yoldaşlarımızın siyasi koğuş talebini yerine getirmelerini talep ediyoruz. Bir suç işliyorlar. İki yoldaşımızın da can güvenliğini sağlamıyorlar. Bugün burada hem bu durumun teşhirini yapmak için hem de sürece dair hukuki sözümüzü söylemek için bir araya geldik” diye belirtti.
 
‘Mücadele etmeye devam edeceğiz’
 
Sedanur ve Sibel çıkana kadar mücadelelerini devam ettireceklerini sözlerine ekleyen Didar, “Bunun için tüm yolları deneyeceğiz. Devrimciler için hapishane gerçeğinin farkındayız. Seda ve Sibel de bu gerçekliğe göre hareket ediyorlar ve binlerce siyasi tutsak gibi onlar da bulundukları alanı mücadele mevziisi olarak değerlendiriyorlar.  Biz de onların siyasi koğuş talebi için ve özgürlükleri için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.