Şakran’da bulunan 31 kadın tutsağa verilen cezalar protesto edildi

  • 20:02 6 Eylül 2024
  • Güncel
İZMİR- Şakran Kadın Cezaevinde halay çektikleri için tutsakların toplu şekilde cezalandırılmasını, erkek-devlet şiddeti ve işkence biçimi olarak değerlendiren DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Vezan Karabulut, yaşanan hukuksuzluklara karşı halkın ortak tepki göstermesinin kaçınılmaz olduğunu beyan etti.
 
Şakran Kadın Kapalı Cezaevinde 19 Temmuz’da bazı tutsakların Kobanê’nin özgürleştirilmesini kutlarken çektikleri halay ve Kürtçe sloganlar gerekçe gösterilerek tüm tutsaklara ceza verilmesini protesto etmek amacıyla Konak Vapur İskelesi önünde basın açıklaması gerçekleşti. “Ne dört duvarlarınız ne zindanlarınız kadınların direncini ve mücadelesini kıramaz” yazılı pankartın taşındığı basın açıklamasında sık sık “Jin jiyan azadî”, “Bijî berxwedana zindanan” “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” sloganları atıldı.  Tevgera Jinên Azad (TJA) İzmir, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Kadın Meclisi öncülüğünde düzenlenen açıklamada basın metnini DEM Parti İzmir İl Eşbaşkanı Vezan Karabulut okudu.
 
Açıklamaya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Ege Bölge Temsilciliği, İzmir Barış Anneleri İnisiyatifi, Mor Dayanışma İzmir, Sosyalist Kadın Hareketi (SKH), Ege Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Derneği (EGE TUHAYDER), Anadolu Yakınlarını Kaybedenler Derneği (ANYAKAYDER), Jinart Huner Sanat Evi, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İzmir Şubesi temsilcileri de destek verdi.
 
‘Halay ve zılgıt için 31 tutsağa ceza verildi’
 
Kürt halkının halayını müziğini yasaklayanların şimdi de cezaevlerinde kadınların halay ve zılgıt çekmesini cezalandırdığını ifade eden Vezan, “Şakran Kadın Kapalı Cezaevindeki tutsakların yaklaşan tahliyeleri, keyfi tutanak ve disiplin soruşturmalarıyla erteleniyor. 19 Temmuzda Kobanê'nin özgürleşmesine dair yaptıkları kutlamada, “Kürtçe şarkı söyleyip zılgıt çektikleri ve slogan attıkları" gerekçesiyle 31 tutsak hakkında başlatılan soruşturma sonucunda, 12 Ağustosta karara bağlanarak 31 tutsağın 26'sına 1’er ay haberleşme veya iletişim cezası, 5'ine ise 1’er ay ziyaretçi görüş cezası verildi” dedi.
 
‘Hasta tutsağa bile ceza verildi’
 
31 kadın tutsak arasında kalp kapakçığı rahatsızlığı yaşayan müebbet hapis cezası verilen tutsaklardan Güler Bilen’in 32 yıldır cezaevinde olduğunu belirten Vezan, “Bilen’in tahliyesini bekleyen ailesi, disiplin soruşturmasıyla bu durumun gecikmesinden endişe duyuyor. HDP İzmir Eş Başkanı Berna Çelik 1 yılı aşkın bir süredir hukuk dışı bir uygulamayla cezaevinde tutularak hala mahkemeye çıkarılmayı bekliyor. Bunun gibi birçok tutsak hukuk dışı uygulamalara tabi tutularak baskı görmeye devam ediyor” şeklinde ifade etti.
 
‘Halkın ortak tepki göstermesi gerekiyor’
 
Cezaevlerinde yıllardır süregelen hak ihlallerinin yanı sıra, hukuksuz ve sınırsız yetkilerle donatılan İdare ve Gözlem Kurullarının keyfi bir şekilde tahliyeleri engelleme uygulamalarının adeta rutin bir hale geldiğini dile getiren Vezan, “Cezaevlerinde tecrit devam ederken keyfi ve hukuksuz olarak cezalar verilirken, infaz kurullarınca infazlar ertelenirken aileler, tutuklu ve hükümlü yakınları da adeta tutsaklarla birlikte bir kez daha cezalandırılmaktadır. Hukuksuzluklara karşı halkın ortak tepki göstermesi kaçınılmazdır” şeklinde ifade etti.
 
‘Erkek devlet işkence biçimi’
 
Tutsakların tekrar tekrar cezalandırılmalarına karşı olduklarını kaydeden Vezan, “Ne dört duvarlarınız, ne zindanlarınız kadınların direncini ve mücadelesini kıramaz. Yargının bir ceza ve adalet aracı olarak değil, erkek-devlet şiddeti ve işkence biçimi olarak işlemesine müsaade etmeyeceğiz. Biliyoruz ki bu disiplin cezaları, tutsakların infazını yakmaya dönüktür. Kadın özgürlük mücadelemizi kadınları rehin alarak bitiremezsiniz, derhal bu hukuksuzluğa son verin” dedi.
Açıklama sloganlarla sona erdi.