Uluslararası delegasyon 30 yıl sonra tahliye edilenlerle buluştu

  • 14:30 7 Ekim 2024
  • Güncel
 
 
İSTANBUL - HDK Sağlık Meclisi öncülüğünde gerçekleştirilen “Uluslararası Cezaevleri Sağlık” çalıştayının ikinci gününde, uluslararası delegasyon, 30 yıldan sonra tahliye edilenlerle bir araya gelerek görüş alışverişinde bulundu. 
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Sağlık Meclisi, İmralı başta olmak üzere cezaevlerinde bulunan siyasi tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla gerçekleştirdiği “Uluslararası Cezaevleri Sağlık” çalıştayı, ikinci gününde devam etti. Çalıştayın ikinci gününde, uluslararası delegasyondan gelen heyet, cezaevinden tahliye olan tutsaklarla Beyoğlu’nda bulunan HDK Genel Merkezi’nde bir araya geldi. Tahliye edilen tutsaklar cezaevlerinde, tecrit yaşadıklarını belirterek, sağlık hakkına erişemediklerini, fiziksel ve psikolojik şiddetle yüz yüze kaldıklarını söyledi. 
 
‘Yaşam mücadelesi vermek bir devrimci için önemlidir’
 
Tahliye olan 30 yıllık tutsaklar, İmralı tecridi derinleştiğinde tecridin Kurdistan ve Türkiye cezaevlerine de yansıdığına dikkat çekti. Buluşmada tahliye olan tutsaklar, ilk tutuklanma süreçlerinde yaşadıklarını ve tecrit politikalarına dikkat çekti. Kadınların yaşadıkları sorunlara da dikkat çekilerek, “yaşam mücadelesi vermek bir devrimci için önemlidir” mesajı da verildi.  
 
Politik tutsaklara sağlık hakkı tanınmıyor
 
Türkiye’de bulunan cezaevlerinin psikoloji ve sağlığı bozmak için sistematik olarak inşa edildiğine vurgu yapılan buluşmada, uzun süre cezaevinde kalan ve şiddete maruz kalan tutsakların hem cezaevi idaresi tarafından psikolojik baskılara maruz kaldığı hem de hayatta kalma mücadelesi verildiğine işaret edildi. Sağlık hakkının herkese eşit uygulanması gerekirken, cezaevlerinde politik mücadeleye muamele yapıldığı kaydedildi.  
 
Tek çözüm PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğü!
 
Tahliye olan tutsaklar, farklı cezaevlerine sürgün edildiklerini kaydederek, “Kendi kimliğimizle yaşamak istiyoruz ve bizler de varız demek için devrimci bir duruşumuz var” sözlerini kullandı. Ağır hasta tutsakların yaşadıklarına da değinilen görüşmede, “Kendi yoldaşlarımız elimizde şehit oluyorlardı” sözü dikkat çekti. 
 
Savaş ve tecrit uygulamalarının ancak İmralı sorununun, çözülmesiyle mümkün olabileceği vurgulanan buluşmada, barışın sağlanması, tecridin ortadan kalkması için  Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması gerektiği kaydedildi. 
 
Buluşma, tartışmalarla sürdü.