ANKARA - İmralı tecridine ilişkin ÖHD, ÇHD ve Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar, Ankara Barosu'na harekete geçilmesi noktasında başvuruda bulundu.

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan ile tutsaklar Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’dan 39 aydır haber alınamıyor. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şubesi Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar, tecride ilişkin bin 330 avukatın Adalet Bakanlığı’na yaptığı başvurunun akıbetinin sorulması ve girişimlerde bulunulması amacıyla Ankara Barosu’na dilekçeyle başvuruda bulundu.

 

Ankara Barosu’na bugün saat 12.00’da teslim edilen dosyada, mutlak iletişimsizlik hali, avukatlık faaliyetlerinin engellenmesi, CPT raporlarının kamuoyundan gizlemesi gibi birçok önemli nokta yer aldı.  Derhal avukat, aile ve telefon görüşlerinin sağlanabilmesi için yapılan başvuruda ayrıca,  yanıtsız bırakılan AYM başvuruları ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi’nin vermiş olduğu “erişim sağlansın” talebi hatırlatıldı.

 

Fiziksel görüş talebi

 

Hukukcular,  tüm bu nedenlerle, Adalet Bakanlığı’na yapılan ve dilekçenin ekinde sunulan 22 Ocak 2024 tarihli başvurunun gereğinin yerine getirilmesi ve avukatlık mesleğinin ifa edilebilmesi amacıyla Adalet Bakanlığı nezdinde başvuru ve girişimlerde bulunulmasını, İmralı Yüksek Güvenlikli kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nun ziyaret edilerek yerinde incelemelerde bulunulmasını, 39 aydır kendilerinden haber alınamayan tutsaklar ile herhangi bir kısıtlama olmaksızın avukat ve aile ziyareti kapsamında fiziki temasın sağlanması için gereken girişimlerde bulunulmasını talep etti.

 

Avukatlık görevimizi yapamıyoruz’

 

Konuya ilişkin konuşan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şubesi Eşbaşkanı Çiğdem Kozan, İmralı Ada Hapishanesi’nde yıllardır görüştürme yaptırılmayan  Abdullah Öcalan ve diğer tutsaklarla görüşmelerin sağlanması için başvuru yaptıklarını belirterek, “Adalet Bakanlığı’na yaptığımız başvurunun üzerine baromuza başvurumuzu yaptık. Adalet Bakanlığı ile görüşme yapılamaması ve bizlerin avukatlık faaliyetlerimizi yerine getiremediğimiz üzerine gerekiyorsa baronun da orada bir görüşme yapması üzerine de dilekçemizi verdik. Daha önce barolar birliğine de başvurumuzu vermiştik” ifadelerini kullandı.

 

 

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un konuya ilişkin yaptığı açıklamaya değinen Çiğdem, “Bakan, ‘Tecrit yok, infaz hâkimliğinin kararları uygulanıyor’ demişti. Ancak bu sadece infaz hâkimliklerinin kararı değil siyasetin tecrit politikasının uygulandığını söylemek gerekiyor. 5 sene avukatlarla görüştürülmemesi, infaz hâkimliğinin sürekli bir karar alması hukuka uygun bir durum değildir. Bizler de burada tekrar başvurumuz üzerine görüşme yapabilmek için başvuru dilekçemizi verdik” diye paylaştı.