Akbelen direnişçilerinden 'yürütmeyi durdurma' talebi
- 17:24 27 Temmuz 2023
- Ekoloji
MUĞLA- Muğla İdare Mahkemesi önünde “yürütmeyi durdurma” talebiyle bir araya gelen Akbelen direnişçileri, daha korunması gereken ağaçların bulunduğuna dikkat çekerek direnişe destek çağrısı yaptı.
Akbelen direnişçileri ve yaşam savunucuları, Muğla İdare Mahkemesi önünde mahkemenin Akbelen Ormanları’nın Yeniköy Kemerköy Enerji Santrallerine kömür sağlamak için kesilmesine karşı, “yürütmeyi durdurma” kararı vermesi talebiyle bir araya geldi. “Akbelen için adalet” yazılı pankartı taşıyan yaşam savunucuları “Vatana ihanet istemiyoruz”, “Zafer direnen köylünün olacak”, “Havama suyuma toprağıma dokunma” ve “Akbelen Ormanını vermeyeceğiz” sloganları atıldı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Milletvekili Musa Piroğlu ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Ahmet Şık da katıldı.
Akbelen ormanlarında kesime dair 2 yıla yakın süre devam eden “yürütmenin durdurulması” davasında, bilirkişi heyetinin Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporuna olumlu değerlendirme vermesinin ardından Muğla Birinci İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararını kaldırmıştı. Yaşam savunucuları ise heyet hakkında görevi kötüye kullanmak suçundan dava açmıştı.
‘Kendi toprağımızda işgalci konumdayız’
İkizköy’lü Akbelen direnişçisi Nejla Işık, yaşam savunucularına yönelik tüm saldırılara rağmen büyük bir iradenin Akbelen’de açığa çıktığını ifade ederek, “Hemen şimdi adalet diyoruz. 4 senedir topraklar için, zeytin için direniyoruz. Onlarca arkadaşımızı gözaltına aldılar, Milas’a giriş yasağı koydular, avukatlarımıza soruşturma açtılar. Tüm baskılara rağmen, şirketin baskılarına rağmen, kendi askerimiz dediğimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız dediğimiz ülkede işgalci durumdayız. Ama kanımızın son damlasına kadar toprağımızı koruyacağız” dedi.
‘Daha kesilmemiş binlerce ağaç var, mücadele bitmedi’
Hala on binlerce ağacın kesilmediğini ve kamuoyunun Akbelen’de “kesimin bittiği” yanılgısına kapılmaması gerektiğini ifade eden Nejla, “Daha madene teslim etmeyecek yerlerimiz var. Yanan yerleri neden koruyoruz; yanan yerler kendini geliştiriyor ama maden girerse tahribatın geri dönüşü yok. Madene verecek toprağımız yok. Hurdaya versen para etmeyecek termik santraller için ormanları feda ediyorlar. 2005’te kapatma kararı var. Bu kararları insanlar yok olduktan sonra mı uygulayacaklar. Kararı hemen uygulasınlar. Hemen şimdi Adalet istiyoruz. Karar koyuculardan Akbelen’deki kıyımı durduracak kararı hemen uçurmalarını istiyoruz” diye konuştu.
Son olarak söz alan Esra Işık ise adalet talep ettiklerini ve sonuna kadar haklarını arayacaklarını ifade ederek, “Karşımızdaki şirket köylerdeki muhtarları ele geçirmiş durumda. Önümüzdeki seçimlerde bu muhtarları değiştirmek bizim elimizde. Muhtarları kullanarak köylünün sesiymiş gibi yansıtmaya çalışıyor. Termik santralin gerekli olduğuna dair işçileri muhtarları kullanarak bizi üzerimizde baskı olarak kullanmaya çalışıyor. Onlara sesleniyoruz, muhtarları seçen bu köylülerdir onu da göreceğiz o muhtarlar bizi temsil etmiyorlar. Bakmanız gereken muhtarlar değil bu köylülerdir” diye ifade etti.
Açıklama sloganlarla sona erdi.