MUĞLA - Yaşam savunucuları Dalaman Hilton Oteli’nin Sarıgermeʼde hayata geçireceği bin 300 dönüm alanda yapılacak ekoloji kaliamının önünü açan golf sahası projesine karşı hukuki mücadelede bulunacaklarını duyurdu.

 

Dalaman Hilton Oteli’nin Sarıgermeʼde hayata geçireceği 1300 dönüm alanda yapılacak 18 delikli “Golf Sahası Projesi” için ormanlık bölgede ağaç kesimi yapılmaya başlanmasına karşılık yaşam savunucuları Dalaman Hilton Oteli önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Dalaman,Ortaca ve Köyceğiz Çevre Gönüllüleri Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Dalyan Turizm Kültür ve Çevre Koruma Derneğinin ortak gerçekleştirdiği basın açıklamasında “Canlı hayatı yok etme”, “Stop Hilton”, “Ağaçlar sermayeniz değildir”, “Canlı hayatı yok etmeyin” yazılı dövizlerin taşındığı açıklamada basın metnini MUÇEP Ortaca üyesi Semih Gümüş okudu.

 

‘Alanı Turizm Bakanlığı tahsis etti’

 

Kesim çalışmaları yapılan alanın Turizm Bakanlığı tarafından Hilton’a turizm amaçlı olarak tahsis edildiğini öğrendiklerini belirten Semih “Geçtiğimiz yıllarda orman yangınlarıyla önemli oranda kaybettiğimiz orman varlığımız şimdi de turizm amaçlı tahsislerle tahrip edilerek yok edilmek isteniyor. Dalaman Orman İşletme Müdürlüğü yetkilileri ise 1980ʼli yıllarda Turizm Bakanlığı tarafından söz konusu otele turizm amaçlı tahsis edilen alanda orman işletmesi ekiplerinin kesim planlaması yapılan ağaçların kesim işlemini yapacaklarını belirttiler” dedi.

 

‘Bin 500 adet çam ve okaliptüs ağacı kesilecek’

 

Yaklaşık bin 500 adet çam ve okaliptüs ağacı kesileceğini, mevcut orman örtüsünün önemli ölçüde tahrip edileceğini belirten Semih, “Orman, toprağıyla, hayvanlarıyla bir bütündür, bir eko-sistemdir. Golf turizmi için arazi seçiminde kıyı ve ormanların tercihi, arazinin rasyonel kullanılması için yanlış bir tercihtir. Golf sporu yapılan gelişmiş ülkelerde, golf alanları belirlenirken, işe yaramaz araziler, eski çöp depolama alanları seçilir” ifadelerini kullandı.

 

‘Su kaynaklarını tüketiyor, doğaya zehir saçıyor’

 

Golf sahalarının doğaya ilaçlarla zehir saçan, su kaynaklarını acımasızca sömüren, ektiği yapay çimler dışında hiçbir canlının yaşamasına mahal vermeyen alanlar olduğunu kaydeden Semih, “Çimenlerin uygun koşullarda tutulabilmesi için de çok fazla su gerekmektedir. Bölgemiz iklim değişiklikleri nedeniyle hızla kuraklaşmaktadır. Su kaynaklarımızın kısıtlı olduğu sıcak iklim kuşağındaki bölgemizde bu golf yatırımı planlanırken, doğaya ve su kaynaklarımıza verdiği zarar ve bunun maliyeti göz önüne alınmamıştır. Golf sahaları yeraltı sularının tükenmesi ve kirlenmesi konusunda büyük tehdit oluşturmaktadır. Golf sahalarının çok fazla su gereksiniminin yanı sıra, çimenlerin yıl boyunca golf oynanabilecek durumda tutulabilmesi için çok fazla miktarda kimyasal gübre ve ilaçlar kullanılmaktadır. Bir golf sahasının yıllık kimyasal gübre ve ilaç kullanımı, tarımda kullanılan miktarın altı katı daha fazladır. Bu kimyasal maddeler, daha sonra yeraltına sızarak yeraltı su kaynakları ya da çevredeki yüzey su kaynaklarının kirlenmesine sebep olmaktadır” diye konuştu.

 

Bütün bu gerçekler ortadayken Hilton Otelinin sırf daha fazla maddi kazanç sağlamak uğruna doğal kaynakların mevcut eko-sistemi ve yöredeki yaşamı hiçe sayarak böyle bir yatırıma kalkışmasını kabul etmediklerini dile getiren Semih gereken hukuki girişimleri yapacaklarını duyurdu.

 

Açıklama, “Havama suyuma toprağıma dokunma” sloganıyla sona erdi.