1 Mayıs’ta ‘savaşa ve yoksulluğa hayır’ çığlığı yükselecek
- 09:05 26 Nisan 2024
- Emek/Ekonomi
Rozerin Gültekin
İSTANBUL - Derinleşen ekonomik kriz ve sömürüye karşı emekçiler 1 Mayıs'ta Taksim Meydanı'na çıkacak. Taksim'e çağrı yapan MMO İstanbul Şube Başkanı Ezgi Kılıç ve KESK Genel Sekreteri Sevgi Yılmaz, savaş ve yoksulluğa karşı alanda olacaklarını kaydetti.
İktidarın savaş politikasında ısrarının sonucunda ekonomik kriz her geçen gün derinleşiyor. İktidarın halklara yoksulluktan başka bir şey vaat etmediği söz konusu koşullarda halklar bu gidişata dur demek için her alanda mücadele ediyor. Yıllardır her alanda işçilerin direniş sesi yükselirken 2024 yılının 1 Mayıs’ında da halklar, savaş ve yoksulluğa karşı adil bir bütçe dağılımının sağlanması, rant odaklı politikalarının sonlandırılması için alanlarda sesini yükseltecek.
Kanlı 1 Mayıs’ın yaşandığı Taksim Meydanı’na yıllardır emekçilerin çıkması yasaklanırken Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabip Birliği (TTB), Türk Diş Hekimleri Birliği (TDB) gerçekleştirdiği açıklama ile Taksim Meydanı’nın işçilerin hakkı olduğunu dile getirerek meydana çıkacaklarını duyurdu.
Makine Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şube Başkanı Ezgi Kılıç ve KESK Genel Sekreteri Sevgi Yılmaz 1 Mayıs’a sayılı günler kala herkesi alanlara çağırdı.
1 Mayıs derinleşen yoksullukla karşılanıyor
1 Mayıs’ı, halkların büyük bir yoksullukla karşıladığını dile getiren KESK Genel Sekreteri Sevgi Yılmaz, “Ekonomik krizin faturasını işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler ödüyor. 1 Mayıs’ın en temel itiraz noktalarından biri yoksulluğa ‘hayır’ olacak. Yoksulluk doğal bir durum değil. Bir yıl içinde okullarda açlıktan bayılan öğrencileri, servis parası veremediği için okulu terk eden öğrencileri, hastaneden hizmet alamayan hastaları konuştuk. 1 Mayıs bunların birikimi üzerinden şekilleniyor. Demokrasinin olmadığı otoriterleşmenin arttığı coğrafyalarda en büyük bedeli kadınlar ödüyor yani sadece yoksulluğun değil otoriterleşmenin bedelini de kadınlar ödüyor. Türkiye’de bir günde kayıtlara geçen 3 kadın cinayeti oluyor. 1 Mayıs’ın temel sloganlarından biri olarak ‘kadına yönelik şiddete hayır’ diyoruz ve siyasi iktidarı ILO 190 imzalamaya çağırıyoruz. Gericiliğe, kadını eve kapatan, gençleri bilimsel eğitimden mahrum bırakan koşullara karşı alanlarda olacağız.”
‘Savaşa hayır yaşasın halkların kardeşliği’ şiarıyla alanlarda olacaklar
Dünyanın her yerinde emekçilerin, kadınların, gençlerin sistemin yarattığı kaosla boğuştuğunu ve 1 Mayıs’ın mücadele günlerinden biri olduğunu belirten Sevgi, “Bütçeler savaşa aktarılıyor. Emekçilerinin vergileri ile oluşmuş olan bütçenin savaşa değil sağlığa, eğitime, kamu hizmetine ayrılmasını istiyoruz. Bizim bütçe hakkımız gasp ediliyor. Kadınlar olarak ‘savaşa hayır yaşasın halkların kardeşliği’ şiarıyla alanlarda olacağız. Türkiye’de Kürt sorunu var. Kürt sorunun demokratik çözümü emekçilerin bütçeden alacağı payı arttıracaktır ve demokratik yaşamı sağlayacaktır. Çatışmalı sürecin olması emekçilerin hayatına antidemokratik uygulamalar ile yansıyor. Demokratik çözüm talebiyle de alanlarda olacağız. Nerede hizmet üretiyorsak taleplerimizle 1 Mayıs’ı kutlamaya başladık ve 1 Mayıs’a kadar devam edecek” diye sözlerini sonlandırırken herkesi 1 Mayıs'ı kutlamaya çağırdı.
Taksim’de buluşalım çağrısı
Ekonomik krizin daha da derinleştiği bir dönemden geçildiğini dile getiren Makine Mühendisleri Odası (MMO) İstanbul Şube Başkanı Ezgi Kılıç, halkın her geçen gün daha yoksullaştığına dikkat çekti. Ezgi, “Zenginin daha zenginleştiği dar gelirlinin daha da zor günler geçirdiği bir dönemdeyiz. Beyaz yakalı işçiler olarak biz de alanda konumlanıyoruz. Yoksulluk sınırın altında yaşamaya çalışan mühendisler, emekçiler olarak özgürlük taleplerimiz ve haklarımız için 1 Mayıs’ta alanda olacağız. Emeklinin, işçinin sorunları ortaklaşmış durumda. Ciddi anlamda bir yaşam mücadelesi var. Geçim sıkıntısının çok daha ileri boyutlara vardığı günleri yaşıyoruz. Alanda ekonomik krizin çözülmesiyle ilgili taleplerimizi, sınıf ayrımı daha keskin durumda olduğunu alanda dile getireceğiz. Taksim Meydanı’nın önemini hepimiz biliyoruz. Kanlı 1 Mayıs’ta kaybettiğimiz insanların anısı var orada. Onun için orada olmak istiyoruz. Derinleşen ekonomik krizin etkileri can alıcı hale geldiği dönemde katılımın çok yüksek olmasını bekliyoruz. Bizim çağrımız Taksim’de buluşmak” dedi.