‘Ekmek ve Adalet için bütçe!’

  • 14:33 13 Kasım 2024
  • Emek/Ekonomi
 
HABER MERKEZİ - DEM Parti, “Ekmek ve Adalet” kampanyası kapsamında bütçe görüşmelerine ilişkin yaptığı açıklamada, bütçenin savaşa, talana değil kadınlara, çocuklara, eğitime ve emekçiye ayrılması gerektiğini vurguladı.
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), "Ekmek ve Adalet" kampanyası kapsamında, Meclis'teki bütçe görüşmelerine ilişkin birçok kentte açıklama yaptı. 
 
İzmir 
 
DEM Parti İzmir İl Örgütü, “Ekmek ve Adalet” kampanyası kapsamında, bütçe görüşmelerine ilişkin parti binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “Savaşa, soyguna, talana değil, ekmek ve adalet için bütçe” yazılı pankart taşınırken “Savaşa değil emekçiye bütçe” sloganı atıldı. Çok sayıda kurum temsilcisi ve yurttaşın katıldığı açıklamada, basın metnini DEM Parti İzmir Emek Komisyonu Eşsözcüsü Fevziye Ünal okudu.
 
‘Bu bütçe sermayeye vergi affı, savaş ve faiz bütçesidir’
 
AKP-MHP iktidarının ülke gelirlerinin nereye harcanacağına karar verdiğini ifade eden Fevziye Ünal, “Bu bütçe sermayeye vergi affı, savaş ve faiz bütçesidir. Bütçeden yaklaşık 6,5 trilyon lira buralara aktarılmaktadır. İktidar ülkedeki yüksek enflasyon ve bütçe açığının sorumluluğunu işçi, emekçi, asgari ücretli, emekli, esnaf ve çiftçiye yüklemektedir. Oysa bu kesimler yoksulluğu ve gelirlerinin eridiğini yaşayarak görüyor. Daha önce SGK ya aktarılan pay yüzde 15-20 iken 2024 yılında yüzde 10’a düşürüldü. Dünyada GSYH den emeklilere ayrılan pay 7,9 iken ülkemizde bu oran 4,3 tür. Eylül 2024’te açlık sınırı 20 bin 478 lira, yoksulluk sınırı ise 70 bin 835 liradır. Emekli ve asgari ücretliler açlık sınırının altında, 6,5 milyon çocuk aşırı yoksulluk içinde, 17 milyondan fazla insanımız sosyal yardımlarla yaşıyor. Engellilere ayrılan pay yüzde 1,20 dir. 34 bin işçi iş cinayetlerinde yaşamını kaybetmiştir. İşsizlik çığ gibi büyümekte, 30 milyonu aşkın insanımız çalışma çağında, ancak işgücü kapsamında değil” şeklinde konuştu.   
 
 “Bütçeden payımızı istiyoruz” diyen Fevziye Ünal, taleplerini şu şekilde ifade etti:
 
“*Asgari ücret yoksulluk sınırının en az yarısı olacak şekilde belirlensin.
 
*İşsizliğe karşı kamusal istihdam garantisi ve desteği sağlansın.
 
*İşsizlik fonu yalnizca işsizler ve işçiler yararına kullanılsın.
 
*Güvencesiz istihdama son verilip, herkese güvenceli iş ve gelecek sağlansın.
 
*En düşük emekli maaşı; en az yoksulluk sınırının yarısı düzeyine çıkarılsın, en az 25 bin lira bayram ikramiyesi verilsin. 
 
*Tüm kamu emekçileri ve emeklilerinin 3600 ek gösterge hakkı derhal uygulansın.
 
*İş cinayetleri önlensin, işçi sağlığı ve ve güvenliği koşulları eksiksiz uygulansın.
 
*Kamusal hizmete erişim ve tüm alanlarda toplumsal cinsiyet eşitliği ele alınsn. İstihdamda cinsiyet ayrımcılığı ortadan kaldırılsın. 
 
*Her mahalleye ücretsiz kreş açılsın.
 
*Tarlada, evde, atölyede kayıtsız çalışan kadınlara güvence ve eşdeğer işe eşit ücret uygulansın. Çocuk işçiliğine son verilsin.
 
*Ev içi emeği görülmeyen kadınlara sağlık güvencesi ve emeklilik sağlansın.
 
*Gençlere istihdam sağlansın.
 
*Eğitim kamu kaynaklarıyla finanse edilip ücretsiz sağlansın.
 
*Engelli gruplarına koşulsuz temel yurttaşlık geliri ödensin. Kamuda engelli istihdam kotası yüzde 10’a çıkarılsın. Destek araç gereçleri ücretsiz karşılansın.
 
*Esnafın borçları uzun vadeli yapılandırılsın.
 
*Geliri olmayan herkese insan onuruna yaraşır bir temel gelir sağlansın. Yoksul ailelere kira ve eğitim desteği sağlansın.
 
*Temel ihtiyaç sınırında elektrik, su, yakacak ve internet ücretsiz olsun.
 
*Şehir içi toplu ulaşım ücretsiz olsun.
 
*Sağlık hizmetleri herkese nitelikli, erişilebilir, anadilinde ve ücretsiz verilsin.
 
*Bölgesel eşitsizlikler ortadan kaldırılsın, çiftçi desteklensin.”
 
‘Mücadele etmeye devam edeceğiz’
 
DEM parti olarak kapitalizme, sömürüye, yolsuzluk ve talana, gelir adaletsizliğine, açlık ve yoksulluğa karşı mücadele ettiklerini belirten Fevziye Ünal, son olarak şu sözlere yer verdi: “Asgari ücretin dört kişilik bir ailenin tüm ihtiyaçları gözetilerek, yoksulluk sınırının en az yarısı olacak şekilde ve vergiden muaf tutularak belirlenmesi ve emekli maaşlarının yoksulluk sınırının üzerinde olması, herkesin insanca yaşayabileceği bir iş ve gelire sahip olabilmesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.”
 
Açıklama, sloganlarla sona erdi. 
 
Wan 
 
DEM Parti, Wan’da DEM Parti il binası önünde “Ekmek ve Adalet” kampanyası kapsamında basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe örgütü, Tevgra Jinên Azad (TJA) aktivistleri, Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma Derneği (MEBYA-DER), Wan Büyükşehir ve ilçe belediyeleri eşbaşkanlarının yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada “Savaşa, soyguna, talana değil ekmek ve adalet için bütçe” yazılı pankart açıldı.
 
Basın metnini DEM Parti yöneticisi İlhan Günay okudu.
 
‘Sermayeye peşkeş çekilen harcama bütçenin yüzde 20’sinden fazla’
 
Meclis’te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bütçesinin görüşüldüğünü ifade eden İlhan Günay, 2025 Bütçesi’nde “savunmaya” 1 trilyon 608 milyar 400 milyon lira ayrılacağını söyledi. İlhan Günay, “Bu da bütçedeki her 100 liranın 11 lirasının savunma, savaş, silah harcamalarına gideceğini gösteriyor. 2024 ile 2025 bütçesi kıyaslandığında savunma giderlerinde dolar bazında artış, yüzde 20 olarak gerçekleşmiştir. 2025 bütçesi savaş bütçesidir. Yine faiz ödemeleri için 1 trilyon 950 milyar lira ayrılmış. Bu rakam bütçenin yüzde 13,2’sine denk geliyor. Bu demektir ki 2025 Bütçesi’nde kaynaklar faiz lobisine gidecektir. Sadece bu üç rakamı topladığımızda bile görüyoruz ki, şimdiye kadar yaptığı gibi önümüzdeki yıl da iktidar her birimizin alın teriyle ürettiği kaynakları, toplam gelirimizi sermayeye ve savaşa yatıracaktır. Oysa iktidar sözcüleri her ağızlarını açtıklarında yüksek enflasyonun da bütçe açığının da suçunu yaşam hakkına kastettiği işçiye emekçiye, asgari ücretliye, emekliye, çiftçiye, esnafa yüklüyor” şeklinde konuştu.
 
Açıklama, “Savaş bütçesi değil yoksulluk bütçesi” sloganı ile son buldu.