Emek ve Demokrasi Platformu: Halk gaspa izin vermeyecek
- 17:17 11 Şubat 2025
- Güncel
WAN – Emek ve Demokrasi Platformu, Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’a verilen 3 yıl 9 ay cezaya tepki gösterdiği açıklamada, cezanın hukuka aykırı olduğunu vurgulayarak, Wan halkının gaspa izin vermeyeceğinin altını çizdi.
Wan Emek ve Demokrasi Platformu Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’a verilen 3 yıl 9 ay hapis cezasına ilişkin belediye binası önünde açıklama yaptı. “Kayyım idaresi değil, halk iradesi kayyıma ve faşizme geçit yok” pankartının yer aldığı açıklamaya, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe örgütleri, DEM Parti Wan milletvekilleri Gülderen Varlı, Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Zülküf Uçar ve Mahmut Dindar’ın yanı sıra birçok kişi katıldı. Açıklama metnini, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Wan Şube Eşbaşkanı Murat Özçiçek okudu.
‘Hukuka aykırı olarak cezalandırma yoluna gidilmiştir’
Abdullah Zeydan’ın milletvekili olarak dokunulmazlığı bulunduğu dönemde halkının yanında yer alması nedeniyle hakkında dava açıldığı ve hukuka aykırı olarak hakkında 3 yıl 9 ay ceza verildiğini ifade eden Murat Özçiçek, “Sayın Abdullah Zeydan hakkında yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda grubun operasyon bölgesine oldukça uzak olduğu, bu nedenle herhangi bir suç işlenme imkânının olmadığı açıkça ortaya konulmuştur. Ancak dosya içerisinde bulunan lehe deliller yok sayılmış ve kayyım atanmasına zemin hazırlanmak için haksız ve hukuka aykırı olarak cezalandırma yoluna gidilmiştir. Bizler Van Emek ve Demokrasi güçleri olarak bu hukuka aykırı kararı kabul etmiyoruz ve biliyoruz ki bu ceza Wan halkının iradesini gasp etmek amacıyla verilmiştir” dedi.
‘Türkiye genelinde demokrasiye zarar vermektedir’
Kayyım atamalarının, anti demokratik olduğunu vurgulayan Murat Özçiçek, kayyımların, Türkiye’nin demokratikleşmesine ve toplumsal barış umutlarına yönelik bir tehdide dönüştüğüne işaret etti. Murat Özçiçek, “Kayyum atamaları, anayasal güvenceleri yok sayarak seçme ve seçilme hakkını ihlal etmekte; demokratik ilkelere ve halkın iradesine açık bir müdahale teşkil etmektedir. Kürt meselesine güvenlikçi politikalarla yaklaşmanın bir yansıması olarak ortaya çıkan kayyım uygulamaları, bugün yalnızca belli bölgelere değil, Türkiye genelinde demokrasiye zarar vermektedir. Halkın seçtiği temsilcilerin, hukuki dayanağı olmayan yöntemlerle görevden alınarak yerlerine atanmış kişilerin getirilmesi, anayasal düzene aykırı olduğu gibi demokratik toplum yapısını da temelden sarsmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
‘Bu dosya bir kumpas dosyası’
Ardından söz alan Abdullah Zeydan, yerel seçimlerde yenilgiye uğrayan iktidarın yargı kumpaslarıyla halkın iradesini gasp etmek istediğini dile getirdi. Abdullah Zeydan, “Yargı kumpası, yargı sopası ile Wan halkının iradesine çökmeye çalışıyorlar. Türkiye’de 85 vicdanlı yurttaş, Wan halkı ile bir olmuş iradesini savunmuştur. YSK o zamanlarda adaletli bir karar vermişti. Fakat AKP yine yargıyı kullanarak. Yargıçlara emirler yağdırarak, halkın iradesine çökmeye çalışmaktadır. Bana verilen ceza boştan bir cezadır. Yapılan keşişler ve bilirkişi raporları bizim yasaklı bölgeye girmediğimizi kanıtlıyor. Bu dosyanın bir kumpas dosyası olduğunu ilan ettiler. Buna rağmen bağımlı yargı, AKP’nin baskılarına rağmen bir şey bulamamış ve teşebbüsten ceza vermiş. Biz bu cezaya siyasi sebeplerle verildiğini biliyoruz. Bu dosya ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin de kararı var. Bir takım yargı mensupları adeta iktidarın militanlığını yaparak, yetkisini kötüye kullanarak, HDP’li siyasetçilere ceza vermiştir. Demokratik yollarla Wan halkını yenemeyen şimdi de iradesine çökmeye çalışıyor” dedi.
‘Wan halkı gaspa izin vermeyecek’
Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal ise şunları dile getirdi: “23 yıldır AKP iktidarının öncülüğü ile bu hukuksuzluklar devam etmektedir. Her gün gözlerimizi bir başka hukuksuzluğa açıyoruz uzun bir süredir Kürt halkının iradesine dönük kirli politikalar dönmektedir. Ama ne olursa olsun yolun sonunda ölümde, tutuklanma olsa dahi en büyük tepkimizi ortaya koyacağız. Bizler hiçbir zaman geri adım atmadık bundan sonra da geri adım atmayacağız. 31 Mart yerel seçimlerinde de gördük ki halkımız gereken dersi verdi. Bizler sokak, sokak, mahalle, mahalle arkadaşlarımızla annelerimizle dolaşarak büyük bir seçim süreci yürüttük. Belediyelerimizi kayyım gaspından geri alarak yeniden halkın belediyesi yaptık. AKP iktidarını Wan’da hezimete uğratarak sadece bir tabela partisi haline getirdik. 31 Mart yerel seçimlerinde Wan’da uğradığı yenilgiyi sindiremeyen iktidar, yeniden kayyım atamaya çalışıyorlar. Ama bu gasp bu kadar kolay olmayacaktır. Wan halkı, Wan’ın gençleri buna izin vermeyecektir” şeklinde konuştu.
Açıklama, “Direne direne direnişten zafere” sloganıyla son buldu.