“Bu da yetmez, Dersim Nazimiye yol ayrımından başlayarak çok ciddi bir orman katliamı yapılıyor. Sadece yapılacak yolun üzerindeki ağaçlar değil bölge neredeyse tümüyle ağaç katliamına uğramış durumda kesilen meşeler bölgedeki vatandaşa satılıyor. Yani o firma dünyanın en kaliteli meşesini kesip yine oradaki halka satıp ayrıca kar ediyor”

 

Yüksel Mutlu

 

Dersim’in Nazimiye ilçesi Şark-ı Dersim dediğimiz bir bölge. Bu ilçe bin 400 nüfuslu dağlık coğrafyası var. Uzun yıllardır göç veren vermeye de devam eden bu küçük ilçeye ancak yaz aylarında dışarıdan gelenler canlandırır. İstihdam yok, iş yok gençler işsiz…

 

Çocukluğumun geçtiği bu ilçede kış aylarında o kadar çok kar yağardı ki metreleri geçerdi. Her hane sadece kendilerine yetecek kadar kışlık yiyecek ve temek ihtiyaçlarını üretir, Dersim’in her yerinde olduğu gibi Nazimiye’de de takas sistemi vardı ancak kışa hazırlık için tereyağını Elazığ’a götürüp karşılığında metrelerce pazen kumaş, lastik ayakkabı alınırdı, bunun dışında her şey orda yerinde kendilerine yetecek kadar üretilirdi. Kendin kendilerine yeten bu ilçe insanları hiç devletle karşılaşmak istemezler, çünkü karşılaşmaları hep acı, gözyaşı, kırımla sonuçlandığı için hep korkarlardı. Çünkü hep zarar gördüler hala görüyorlar…

 

İlçemiz adını bir kaymakamın eşinden almış kaymakamın eşinin adı Nazmiye imiş eşinin adını ilçemize veriyor. Böylece ismi Nazımiye olarak kalıyor. Ama halk arasında QISLE, ya da Kızılkilise deniyor.

 

Neyse anlatmak istediğim asıl konu iki yıldır Dersim’den Nazımiye’ye yeni bir yol yapımı var.

 

Şimdi diyeceksiniz ki ne var bunda ne güzel yol yapılıyor işte…

 

İlçede kime sorsanız bu yolun neden yapıldığını bilen yok, niçin yapıldığını bilen yolun nerden başlayıp nerde biteceğini bilen yok… Yol çok şeritli olacakmış, efendim Nazımiye yolu çok virajlı olduğu için o virajlar son bulacak ve yol kısalacakmış…

 

Neyse ki bu yıl yola şirketin tabelası asıldı vatandaş bunu gördü.

 

Bu kadar da değil.

 

Bu yol yapılırken iddia ediliyor ki zemin etüdü yapılmadığı için yol kenarındaki Dağyan köyünün tüm mezarları kaydı… Köydekiler hukuk mücadelesini sürdürüyorlar… Zemin etüdünün sonradan yapıldığı söyleniyor… Hatta köyün kayma tehlikesi olduğu konuşulanlar arasında…

 

Bu da yetmez, Dersim Nazimiye yol ayrımından başlayarak çok ciddi bir orman katliamı yapılıyor. Sadece yapılacak yolun üzerindeki ağaçlar değil bölge neredeyse tümüyle ağaç katliamına uğramış durumda kesilen meşeler bölgedeki vatandaşa satılıyor. Yani o firma dünyanın en kaliteli meşesini kesip yine oradaki halka satıp ayrıca kar ediyor.

 

Bu sadece Nazımiye yolunda yaşanan tahribat bir tahribat değil… Tüm Dersim coğrafyasında maden arama kararları olduğunu biliyoruz. Buna karşı Dersim’deki STK,  Meslek Odaları,  Çevre örgütleri buna karşı çalışmalar açıklamalar yapıyorlar, hukuk mücadelesi de sürdürüyorlar… Dersim’li yazarlar, akademisyenler doğa katliamlarına karşı her ne kadar duyarlılık gösteriyor olsalar da tek başına bu yetmiyor. 

 

Sonuç olarak her türlü soykırımın, talanın coğrafyamızı yok etmek için sürdürüldüğünü biliyoruz. Kapitalizmin gözü doymuyor, yüzyıldır eşsiz coğrafyamız türlü yöntem kullanılarak hedefte kimi zaman barajlarla, kimi zaman madenler ve her türlü soykırım politikaları uygulanıyor Dersim coğrafyasında…

 

Endemik bakımdan bu kadar zengin olan coğrafyamız talan, tahribat ve yıkım altında halkın bu yapılanlara rızalığı yok. Hangi Dersimliye sorsanız hiçbir şekilde kabul etmeyecektir. Dersim halkı doğasına coğrafyasına kültürüne inancına sahip çıkmak istiyor.

 

Dersimliler bu coğrafyada maden çıkarılmasını istemiyorlar…

 

Dersimliler bu coğrafyada inanç merkezlerimize ziyaretlerimize dokunulmasını istemiyorlar…

 

Dersimliler bu coğrafyada baraj yapılmasını istemiyorlar…

 

Dersimliler bu coğrafyada maden aranması adı altında yaşanan doğa katliamını istemiyorlar…

 

Sorunumuz çok acil bu topyekûn saldırılara, karşı topyekûn bir mücadele gerekiyor. Bu ancak birlikte coğrafyamıza duyduğumuz saygının gereğidir…

 

Maden aranmasını istemiyoruz…