Direniş yolunu esas alan kadın: Zehra Berkel
- 09:01 27 Haziran 2020
- Portre
Dîcle Demhat
KOBANÊ - İki mücadele arkadaşı ile birlikte katledilen Kongreya Star Fırat Bölge Koordinasyon üyesi Zehra Berkel, Rojava Devrimi’nin en ön saflarında yer aldı. Zehra mücadeleci kişiliğini şu sözlerle dile getirmişti: “Bütün kadınların özgürleşmesi için mücadele ve direniş yolunu kendime esas aldım.”
Kürt kadınları güçlü, direngen ve mücadeleci kimlikleriyle tarih sayfalarındaki yerini alırken, bir yandan da hedef alınarak katlediliyor. Kürt kadın mücadelesinin mihenk taşı olan Sakine Cansız ile mücadele arkadaşları Fidan Doğan ve Leyla Şaylamez’in Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak 2013 günü katledilmesi Kürt kadınlarında büyük bir öfke yaratmıştı. Bu katliamın sorumluları açığa çıkarılmadan 5 Ocak 2016’da da Şırnak’ın Silopi ilçesinde kadın aktivistler Sêvê Demir, Fatma Uyar ve Pakize Nayır zırhlı araçtan açılan ateş sonucu hedef alınarak katledildi. 2019’a gelindiğinde bu sefer devrim ateşinin yakıldığı Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınlar yine katliamcı zihniyet tarafından hedef alındı. Suriye Gelecek Partisi Genel Sekreteri Hevrîn Xelef 12 Ekim 2019’da aracına yapılan suikast sonucu katledildi. Yıllardır Rojava Devrimi’nde kadın çalışmalarında yer alan Eqîde Eli Osman (Yadê Eqîde) ise canlı kalkan olmak için gittiği Serêkaniyê’de Hevrîn’den bir gün sonra 13 Ekim günü katledildi. Bu katliamlar Kürt kadınları için son olmadı. 23 Haziran günü de Kobanê’nin Helincê köyüne Türkiye’nin silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile yaptığı saldırı sonucu Kongreya Star Fırat Bölge Koordinasyon üyesi Zehra Berkel, Kongreya Star Şeran Bölge Yönetimi Hebun Mele Xelil ile Emine Weysi katledildi.
Yoldaşlarına direnişi kaldı
“Özgür kadını yaratma” iddiası olan kadınların hedef alınması kadın mücadelesine de verilmek istenen bir mesajdı aslında. Öncü ve direnen kadınlardan olan Kongreya Star Fırat Bölge Koordinasyon üyesi Zehra Berkel de ömrünü kadın mücadelesine verenlerden biri. Kadınların özgür kimliğe kavuşması için yıllardır mücadele eden ve Kuzey ve Doğu Suriye’deki kadın örgütlenmesinin önemli isimlerinden olan Zehra, yoldaşlarına direnişini miras bıraktı.
Hukuk bölümünü bırakıp devrime katıldı
Zehra 1987’de Kobanê’nin Ketikan aşiretinin Berxbotan köyünde dünyaya gelir. Erkek egemen bir toplumda büyüyen ve buna karşı sürekli bir mücadele içerisinde olan Zehra, 10 nüfuslu ailenin 7’inci çocuğuydu. BAAS Rejimi’nin Kürt bölgelerine dayattığı yoksullaşmadan Zehra’nın ailesi de nasibini alır. Halklar arasındaki ekonomik ve kimlik eşitsizliğinin en acımasızına şahit olan Zehra, ilk, orta ve lise öğrenimini Kobanê’de okuduktan sonra Heleb’te hukuk bölümünü kazanır. 2 yıl burada öğrenimine devam eden Zehra, bir yandan da çevresindeki kadınları kimlik arayışı için örgütler. Kadınlara evlerde Arapça dersi veren Zehra, kadınların kendilerine biçilen rollere başkaldırması için tartışmalar yürütür. Zehra, daha sonra devrim ateşinin yakıldığı 2012’de Rojava Devrimi’ne kayıtsız kalmaz ve üniversiteyi bırakıp çalışmalara katılır.
Kadın özgürlüğündeki arayışı
Hakikat arayışçısı olan Zehra, kadın hakları ve özgürlüğü için tüm yaşamı boyunca amansız bir direniş sergiler. Devrim toprağı Kuzey ve Doğu Suriye’de 9 yılda birçok çalışma alanında yer alan Zehra, verilen her görevi layığıyla yerine getirmek için büyük bir çaba sarf eder. Zehra ilk olarak devrim ile birlikte örgütlenmesi yapılan Mala Jin çalışmalarında yerini alır. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın demokratik ekolojik cinsiyet özgürlükçü paradigmasını esas alan Zehra, kendini bu paradigma çerçevesinde geliştirir. Zehra, 2013’te Heyva Sor a Kurd’da çalışmaya başlar. 2015’te Adalet Divanı’nda yer alan Zehra, 2017 yılında Kobanê Belediye Eş Başkanlığını yapar aynı zamanda Özerk Yönetim Dış İlişkiler Komitesi’nde de görev alır. Zehra, 2018 yılında Kongreya Star’ın 8’inci kongresinde ise Kongreya Star Fırat Bölge Koordinasyonu üyeliğine seçilir. Bunun yanı sıra Zehra aynı zamanda Mala Jin’daki çalışmalarına da devam eder. Yine kadına yönelik şiddet ile mücadele eden Sara Kadın Merkezi çalışmalarında da yerini alır.
Mücadeleyi esas alan bir yaşam
Kadınların çözüm gücü ve irade sahibi olması için büyük bir direniş sergileyen Zehra, verilen hiçbir sorumluluktan kaçmaz ve Kongreya Star çalışmaları kapsamında Arap toplumunda kadınların yaşamına dokunur. Zehra kadınların her anında yanlarında olup destek olmak için bir mücadele yürütür ve “Bütün kadınların özgürleşmesi için mücadele ve direniş yolunu kendime esas aldım” der. Zehra, Abdullah Öcalan’ın felsefesi çerçevesinde her iki cinsin özgürlüğünü kendine esas alır. Bu çabasını da erkekler için Kobanê’de açtıkları eğitim devresiyle pratiğe geçirir.
‘Türk devleti öncü kadınları kendine tehdit olarak görüyor’
Zehra katledilmeden önce 10 Haziran günü ajansımıza verdiği röportajında bu çalışmalarına ilişkin bilgi vermiş ve koronavirüs nedeniyle Fırat bölgesinde erkekler için eğitim devresine ara verdiklerini belirtmişti. Zehra, değerlendirmesinde Kürt kadın mücadelesinde yer alan kadınların Türkiye tarafından hedef alındığını da belirtmiş ve bölgedeki kadın katliamlarına ilişkin ise şu ifadeleri kullanılmıştı: “Türk devleti öncü kadınları hep kendisine karşı bir tehdit olarak gördü ve öncü kadınlar Türk devletinin hedefi olmuştur. Kadın örgütlemesini bitirmek için Türk devletinin yaptığı bütün çalışmaları sonuçsuz kalacaktır. Özgür kadın çizgisi üzerinde, kadın çalışmalarımızı daha da büyüteceğiz. Kadın çalışmalarında eksik kaldık, bunun için Kongreya Star olarak özeleştirimizi veriyoruz.”