Otobüs eylemiyle ırkçılığa karşı adını tarihe yazdırdı: Rosa Parks

  • 09:16 24 Ekim 2020
  • Portre
HABER MERKEZİ - Irkçılığa karşı verdiği mücadele ile adını tarihe yazdıran Rosa Parks, 15 yıl önce bugün hayata gözlerini yumdu. 
 
Irkçılığa ve ayrımcılığa karşı verdiği mücadeleyle bilinen Rosa Parks, 4 Şubat 1913’te Alabama, Tuskegee’de Louise McCauley’de dünyaya gelir. Babası James ve annesi Leona McCauley, Rosa henüz iki yaşındayken ayrılır. Rosa annesi ve kardeşleri Rose ve Sylvester Edwards ile birlikte yaşamak için Alabama, Pine Level’a taşınır. 
 
Çocuk yaşta ayrımcılık ve ırkçılık ile tanıştı
 
Henüz çocuk yaşta ırkçılık ve ayrımcılık ile tanışan Rosa, eğitim yaşamında farklı okullara gider. Rosa, Pine Level’da masa, sandalye ve benzeri okul gereçlerinden yoksun tek odalı bir okula gider. Siyahi öğrenciler bu okulda birinci sınıftan altıncı sınıfa kadar, yürümeye zorlanır. Ancak aynı okul, diğer öğrenciler için otobüsle ulaşımın yanı sıra bir de yeni bir okul binası inşa eder. 
 
Annesi için okulu bıraktı
 
Montgomery’deki Kız Endüstri Okulu’nda eğitimine devam eden Rosa, 1929’da annesine bakmak için okulu bırakır ve sonrasında bir daha da geri dönmez. Montgomery’deki bir gömlek fabrikasında çalışarak yaşamını sürdüren Rosa, 1932’de ise bir berber ve NAACP'nin aktif bir üyesi olan Raymond Parks ile tanışır ve evlenir. 
 
1 Aralık 1955’te Rosa otobüste
 
Rosa 1943’ten 1957’ye kadar bölümün gençlik lideri ve NAACP Başkanı ED Nixon’un sekreteri olarak görev yapar. 1 Aralık 1955’te Rosa, evine gitmek için Cleveland Avenue otobüsüne biner. Rosa’nın bindiği otobüs, rotasında devam ederken, diğer yolculardan bir kaçı ayakta kalır. Otobüsün dolmasıyla şoför, koridorda birkaç yolcunun ayakta durduğunu fark eder ve aracı durdurur. Şoför, iki bölümü ayıran levhayı bir sıra geriye taşıyarak dört siyahi yolcudan koltuklarından kalkmalarını ister. 
 
Rosa: Ayağa kalkmam gerektiğini düşünmüyorum
 
Otobüsteki diğer siyahi yolculardan üçü şoförü dinler, ancak Rosa bunu reddeder ve oturmaya devam eder. Şoför, "Neden ayağa kalkmıyorsun?" diye sorarken, Rosa’nın cevabı "Ayağa kalkmam gerektiğini düşünmüyorum" olur. Şoför polisi arar ve onu tutuklatır. 
 
Otobüslerde ayrımcılık
 
Montgomery Şehir Yasası’na göre, tüm toplu taşıma araçlarının ayrı tutulmasını ve otobüs şoförlerinin, yasanın hükümlerini yerine getirmek amacıyla herhangi bir otobüsten fiili olarak sorumluyken, şehirdeki bir polisin yetkilerine sahip olmasını gerektiriyordu. Bir otobüsü çalıştırırken, sürücülerin koltuk atayarak beyaz ve siyahi yolcular için ayrı ama eşit konaklama yerleri sağlamaları gerekiyordu. Bu, otobüsün hemen ortasında, otobüsün önündeki beyaz yolcularla arkadaki siyahi yolcuları ayıran bir çizgi ile gerçekleştiriliyordu. Bir siyahi yolcu otobüse bindiğinde, ücretlerini ödemek için ön tarafa binmek sonra da inip tekrar arka kapıdan otobüse binmek ve inmek zorunda kalırdı.  
 
Şoförlerden keyfi tutum 
 
Şehrin otobüs yönetmeliği, sürücülere, rengi ne olursa olsun, bir yolcunun koltuktan kimseye vazgeçmesini talep etme yetkisi vermez. Ancak, Montgomery otobüs şoförleri, siyah ve beyaz yolcuları ayıran levhayı geri taşıma ve gerekirse siyahi yolculardan koltuklarını beyaz yolculara bırakmalarını istemeyi meşrulaştıran bir tutum sergiliyordu. Siyahi yolcu protesto ederse, otobüs şoförünün servisi reddetme yetkisi vardı ve polisin onları kaldırması için arayabilirdi.
 
Para cezası verilir
 
Rosa, Montgomery Şehir Yasası’nın 6’ncı Bölüm, 11.Kısmı’nı ihlal etmekle suçlanır. Aynı gece kefaletle serbest bırakılan Rosa hakkında dava açılır.  Rosa 5 Aralık günü avukatı Fred Gray ile duruşmaya katılır.  Rosa, 30 dakika süren duruşmada, yerel yönetmeliği ihlal etmekten suçlu bulunur, 10 dolar ile 4 dolar mahkeme ücreti ile para cezasına çarptırılır. 
 
Otobüsleri boykot eylemi 
 
Diğer yandan siyahi topluluk üyeleri Rosa’nın tutuklanmasını protesto etmek için kent genelinde otobüsleri boykot çağrısı yapar. Siyahilerin büyük çoğunluğunun uyduğu boykot eylemi günün en büyük olayı olur.  Boykot eylemi 381 gün sürerken, Yargıtay ise toplu taşıma sistemlerinde ayrımcılığın anayasaya aykırı olduğunu ilan eder. 
 
Siyahilere yönelik ırkçı saldırılar 
 
Diğer yandan boykot eyleminin devam ettiği süreçte, siyahilere yönelik ırkçı saldırılarda devam eder. Siyahilere ait kiliseler yakılır, Ed Nixon’ın evi bombalanır. Yine boykotu sona erdirmek için girişimlerde bulunulur. Kimi siyahiler de boykotun yasaklayan eski bir yasayı ihlal ettikleri için tutuklanır. 
 
Ayrımcılık yasası 13 Kasım 1956’da kaldırılır
 
Siyahi bir hukuk ekibi, toplu taşıma sistemlerindeki ayrımcılığı, ABD Alabama Orta Bölgesi Bölge Mahkemesi’ne götürür. Haziran 1956’da bölge mahkemesi, ırk ayrımcılığı yasalarını (Jim Crow yasaları) anayasaya aykırı olduğunu ilan eder ancak, Montgomery’deki mahkeme karara itiraz eder. Bunun üzerine 13 Kasım 1956’da ABD Yüksek Mahkemesi, toplu taşımada ayrımcılığın anayasaya aykırı olduğunu ilan ederek alt mahkemenin kararını onaylar. Böylece kentteki otobüslerdeki ayrımcılık uygulaması kaldırılır. 
 
Boykot 20 Aralık 1956’da sona erer
 
Boykot ise 20 Aralık 1956’da resmen sona erer. Siyahi topluluk ise Montgomery Otobüs Boykotu’ ile tarihteki ayrımcılığa karşı büyük bir başarı elde eden kitle hareketlerinden biri olur. 
 
Rosa yeni bir hayata başlar
 
Sivil Haklar Hareketi’nin bir sembolü olan Rosa, bu süre zarfında işini kaybeder ve annesiyle birlikte Michigan, Detroit’e taşınır. Rosa, ABD Temsilcisi John Conyer’in kongre ofisinde sekreter ve resepsiyonist olarak çalışıp kendine yeni bir hayat kurar, ayrıca Amerika Planlı Ebeveynlik Federasyonu yönetim kurulunda görev yapar. 
 
Kişisel Gelişim Enstitüsü kurar
 
Rosa, 1987’de arkadaşları ile beraber Kişisel Gelişim Enstitüsü’nü kurar. Enstitü, gençleri ülke çapında önemli sivil haklar ve yeraltı Demiryolu alanlarıyla tanıştıran “Özgürlüğe Giden Yollar” isimli otobüs turları düzenler. 
 
Rosa, 1992’de hayatını anlatan bir otobiyografi olan Rosa Parks: My Story’yi yayınlar. 1995’te ise anılarını içeren Quiet Strength'i yayınlar.  
 
Hip hop grubu Outkast da, 1998’de Billboard müzik listelerinde ilk 100’e giren “Rosa Parks” adlı bir şarkı yayınlar. 
 
Altın madalya ile ödüllendirilir
 
Rosa, NAACP'nin en yüksek ödülü olan Spingarn Madalyası ve prestijli Martin Luther King Jr. Ödülü de dahil olmak üzere pek çok ödül alır.  15 Eylül 1996'da Başkan Bill Clinton , Rosa’ya ABD'nin yürütme organı tarafından verilen en yüksek onur olan Başkanlık Özgürlük Madalyası’nı takdim eder. Rosa ayrıca ertesi yıl, ABD yasama organı tarafından verilen en yüksek ödül olan Kongre Altın Madalyası ile ödüllendirilir. 
 
TIME dergisi de, 1999'daki "20. Yüzyılın En Etkili 20 Kişisi" listesinde Rosa’yı seçer. 
 
Troy Üniversitesi 2000’de, Alabama, Montgomery şehir merkezinde tutuklandığı yerde bulunan Rosa Parks Müzesi'ni kurar 
 
92 yaşında sonsuzluğa uğurlanır
 
Rosa, 24 Ekim 2005’te Detroit, Michigan’daki apartman dairesinde 92 yaşında hayatını kaybeder. Rosa’nın cenazesi, Detroit’in Woodlawn Mezarlığı’nda defnedilir. Rosa’nın ölümünden kısa bir süre sonra, şapel Rosa L. Parks Özgürlük Şapeli olarak yeniden adlandırılır.