Meme ve yumurtalık kanseri hakkında ne biliyoruz?
- 09:07 15 Ekim 2023
- Sağlık/Spor
HABER MERKEZİ - Dünya genelinde kadınlarda en sık görülen meme ve yumurtalık kanseri hakkında bilgilendirme ve farkındalık yaratmanın yanı sıra erken tanının önemine dikkat çekmek amacıyla hayata geçirilen “Kontrol Sende Cevabı Gende” platformu ile kadınlara çağrı yapılıyor. Platform, kansere karşı "Yeni bir sayfa açıyoruz" diyor.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği (TTOD), tüm dünyada en sık görülen ve en ölümcül kanser çeşitleri arasında yer alan meme ve yumurtalık kanseri hakkında toplumu bilgilendirmek amacıyla “Kontrol Sende Cevabı Gende” internet platformunu hayata geçirdi. Oyuncu ve heykeltıraş Arzum Onan’ın da elçiliğini yaptığı proje kapsamında yayına alınan cevabigende.com adresinde yer alan anketler ile kadınlar, meme ve yumurtalık kanseri risk faktörlerine sahip olup olmadıklarını öğrenebiliyor. Web sitesinde ayrıca toplumu bu kanser türlerinin önemi konusunda da bilgilendiren verilere yer veriliyor.
Dünyada en sık teşhis edilen kanser meme kanseri
Sitede paylaşılan verilere göre, dünya genelinde meme kanseri, en sık teşhis edilen kanser türü olarak görünüyor. Meme kanseri teşhisi konan kadınların çoğu 50 yaşın üzerinde, ancak daha genç kadınlar da meme kanserine yakalanabiliyor. Her 7 kadından yaklaşık 1’ine yaşamları boyunca meme kanseri teşhisi konuyor. Meme kanseri, erken bir aşamada tespit edilirse iyileşme şansı yüksek. Bu nedenle kadınların memelerinde herhangi bir değişiklik olup olmadığını düzenli olarak kontrol etmeleri ve her değişikliği her zaman bir hekime muayene ettirmeleri büyük önem taşıyor.
Yumurtalık kanseri en ölümcül olanı
Yumurtalık kanserleri ise dünyada kadınlarda en sık görülen 7’nci kanser ve yılda 314 bin kadına yumurtalık kanseri tanısı konuluyor. Gelişmiş ülkelerde her 100 bin kadının 7’sinde geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde 6’sında yumurtalık kanseri görülüyor. Başka bir açıdan bakıldığında 40 yaş üzerinde olan her 100 kadının 1,4’üne yumurtalık kanser tanısı konuluyor. Yumurtalık kanserlerinin en önemli özelliği bunların yüzde 70-75’nin tanı konulduğu zaman ileri evrelerde olması. Ayrıca yumurtalık kanseri üreme organı kanserleri içinde en ölümcül olanı ve tüm üreme organ kanserlerine bağlı ölümlerin yarısından fazlası bu kansere bağlı.
Kanserle mücadele
TTOD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, meme kanserine dikkat çektiği konuşmasında şöyle diyor: “Çalışmalar 50 yaş üzerinde olan kadınlarda meme kanseri görülme sıklığının, 50 yaş altında olan kadınlardan 4 kat daha fazla olduğunu söylüyor. Ailede birinci derece yakınlarında meme kanseri olan kişilerde, meme kanserine yakalanma olasılığı, ailesinde meme kanseri olmayan kadınlara göre 2 kat daha fazla. Rakamların da gösterdiği üzere Türkiye ve dünya için büyük bir sağlık problemi oluşturan meme kanseriyle mücadele kritik önemde.”
‘Yeni bir sayfa açıyoruz’
TTOD Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu ise, her iki kanser türüne dair şu ifadeleri kullanıyor: “Vücuttaki her hücrenin düzenli bir çoğalma veya bölünme düzeni var. Bu bölünme düzeni, hücrelerin genetik kontrolü altında. Çeşitli nedenler ile bölünmeyi önleyen genlerin etkisinin artması, hücrelerin kısa zamanda çok sayıda kontrolsüz çoğalmasına neden oluyor. Kontrolsüz çoğalma sonunda tümöre ait kitleler medyana geliyor ve kaynaklandığı organın yapısını bozuyor. Bu durum kanser olarak tanımlanıyor. Eğer kanser yumurtalıklarda görülüyorsa buna yumurtalık kanseri diyoruz. Yumurtalık kanseri dünyada kadınlarda en sık görülen 7’nci kanser ve en çok ölüme neden olan kanserler arsında 8’inci sırada. Dünyada yılda 314 bin kadına yumurtalık kanseri tanısı konuluyor. Bu kadınların 207 bini bu hastalıktan dolayı ölüyor. Peki bu konuda ne yapabiliriz?
Kontrolü ele almak
Burada ilk iş elbette kadınlara düşüyor. Kontrolü ele almak. Biz de ‘Kontrol Sende Cevabı Gende' projesini bu vizyonla oluşturduk. Bu projeyle, meme ve yumurtalık kanseriyle mücadelede yeni bir sayfa açıyoruz. Bilgiye dayalı, farkındalığı artırıcı ve bu kanserler hakkında kontrole teşvik ederek ‘kontrol sende’ dediğimiz bu proje kapsamında; meme ve yumurtalık kanseri ile ilgili bilgi kaynağı sunan cevabigende.com web sitesini hayata geçirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Platform ile kadınları sağlıkları üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmaya ve anketler aracılığıyla risk faktörleri hakkında bilgi sahibi olmaya çağırıyoruz. Meme ve yumurtalık kanserine karşı kadınlarla omuz omuza duran herkese gönülden teşekkür ediyorum.”
Hedef kanseri bir ölüm nedeni olarak ortadan kaldırmak
Söz konusu projeye dair ise Astrazenaca Uluslararası bölge Onkoloji Bakanı Ti Hwei How ise şunları dile getiriyor: “Meme kanseri sadece 2020 yılında 2,3 milyondan fazla vaka ile dünyada en çok teşhis edilen kanser ve önde gelen ölüm nedenlerinden biri. Bu yükün 2040 yılına kadar yılda 3 milyondan fazla yeni vakaya ve bir milyondan fazla ölüme ulaşacağı tahmin ediliyor. Tüm jinekolojik kanserler arasında en yüksek ölüm oranına sahip olan yumurtalık kanseri de önemli bir sağlık sorunu. Yumurtalık kanserinin bu kadar zorlu olmasının nedenlerinden biri, belirtilerin tespit edilmesinin zor olması. Yumurtalık kanseri hastalarının üçte ikisi, hastalık yayıldıktan sonra geç bir aşamada teşhis ediliyor ve bu da tedaviyi zorlaştırıyor. Ancak iyi haberler de var. Tarama, erken teşhis ve yenilikçi hedefe yönelik tedavilerdeki ilerlemeler sayesinde bu kanser türlerine yakalanan kişiler daha uzun süre hayatta kalabiliyor. Hedef de meme ve yumurtalık kanserleri de dahil olmak üzere kanserin bir ölüm nedeni olarak ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak. Bu hedefe ulaşmak için hastalığın tüm türleri ve evrelerinde karşılanmamış ihtiyaçları ele almaya, meme ve yumurtalık kanseri olan tüm hastaların tedavilerini almaların sağlayacak çözümler üretmeye odaklanıyoruz.”
Kadınlara çağrı
Meme ve yumurtalık kanserleri ile ilgili farkındalık çalışmalarına destek vermek amacıyla proje elçiliğini yapan oyuncu ve heykeltıraş Arzum Onan da şu sözlerle yaptıkları çalışmanın önemine dikkat çekiyor: “Türk Tıbbi Onkoloji Derneği'nin, AstraZeneca Türkiye'nin koşulsuz desteği ile hayata geçirdiği bu projeyi, dünya çapında sayısız kadının ve ailenin hayatını etkileyen meme ve yumurtalık kanserlerine karşı ortak mücadelemize umut olacak önemli bir adım olarak görüyorum. Şunu hiçbir zaman unutmamalıyız. Bu platformdaki verilerin her biri sadece sayılardan ibaret değil. Bir anne, bir kız, bir kız kardeş, arkadaş, hala, teyze… Her rakam bir yaşamı temsil ediyor. Elçiliğini yapmaktan onur ve mutluluk duyduğum bu platform ile bu hastalıklarla mücadele yolculuğunda, umudun ışığını birlikte yakacağımıza inanıyorum. Bu platform üzerinden kadınların sadece bilinçlenmesine destek vermekle kalmıyor aynı zamanda onları sağlıklarının ve kaderlerinin kontrolünü ellerine almaya da davet ediyoruz. Platformumuz hem bir web sayfası ve bilgi platformu hem de bir umut kaynağı ve harekete geçme çağrısıdır. Tüm kadınları platformumuzu ziyaret ederek bu hastalıklarla ilişkili riskleri taşıyıp taşımadıklarını öğrenmeye davet ediyorum.”
Meme ve yumurtalık kanserine sebep olabilecek risk faktörlerini ve bu faktörlerden hangilerine sahip olduğunuzu öğrenebileceğiniz platforma www.cevabigende.com adresi üzerinden ulaşabilirsiniz.