DİYARBAKIR - Kadın çalışmalarını hedef alan kayyımlar tarafından kapatılan kadın kurumlarına dikkat çeken DBP PM üyesi Zuhal Tekiner, iktidarın kadını tehdit olarak gördüğünü, bu nedenle de doğrudan kadın çalışmalarını hedef aldığını söyledi.

 

DBP’li (Demokratik Bölgeler Partisi) 94 belediyeye atanan kayyımların ilk hedefi kadın kurumları oldu. Bir yıl içerisinde DBP’li belediyeler tarafından açılan kadın kurumlarının tamamını kapatan kayyımlar, bununla da yetinmeyerek çocuk kreşleri ve kültür sanat merkezlerinin kapısına kilit vurdu. Konuya ilişkin geçtiğimiz hafta, “Bir gasp aracı olarak kayyım” raporunu açıklayan DBP, kayyımların bir yıllık “icraatlarına” ilişkin verileri paylaştı. Kayyımın bir gasp aracı olduğunu söyleyen DBP Parti Meclisi (PM) üyesi Zuhal Tekiner, kayyımların gelişi ile kapatılan kadın kurumlarını hatırlattı. 

 

Cezalandırma yöntemi!

 

DBP tarafından hazırlanan rapora ilişkin bilgi veren Zuhal, ilk bölümde kayyımdan öncesi DBP’nin yerel seçimlere biçmiş olduğu anlam ve hizmetler, ikinci bölümde ise bir gasp aracı olarak kayyımla amaçlanan politikaya ilişkin bilgilerin yer aldığını ifade etti.  Zuhal, “Raporda cezalandırma yöntemi ile bölge insanına nasıl yaklaştığını gözler önüne sermeye çalıştık. Raporumuz açıklandığı günden bu yana diyebiliriz ki; gerçekten böyle bir tartışmaya ihtiyaç varmış.  Aslında ihtiyaç duyulan temel şey şu; bölgede hem kayyımlar hem de OHAL’den kaynaklanan birçok sıkıntı yaşanıyor” dedi.

 

Dosyalar kayıp

 

Raporda özellikle faaliyeti durdurulan kadın kurumlarına oldukça geniş yer verildiğini söyleyen Zuhal, “DBP olarak özellikle kadın boyutunda ciddi anlamda çeşitli faaliyetler yürüten alanlar açıldı. Kadınlar kendilerini görünür hale getirdi. Çok hassas yaklaşıldı. Van gibi, Diyarbakır gibi, Mersin gibi pilot yerlerde kadınların kendilerini koruyabileceği ya da destek alabileceği mekanlar oluşturuldu. Bilindiği gibi tüm kadın kurumların kapılarına kayyımların gelişi ile kilit vuruldu. Kilit vurulduğu yetmiyor gibi bir de dosyaların hepsine el konuldu. Bilgilerin henüz nerede, nasıl olduğunu bilmiyoruz. Bu konuda da ciddi sorunlar yaşadık” ifadelerini kullandı.

 

'İktidar güçsüz kadın görmek istiyor'

 

Kadın kurumlarının kapatılmasıyla amaçlananın kadını eve kapatmak olduğunu vurgulayan Zuhal, son olarak şöyle dedi: “Evlerde hala şiddet uygulanıyor. Kadınlar kendileri ile baş başa bırakılmak isteniyor. Kadınlar ancak kazandıkça, kendilerini geliştirdikçe iktidarın karşısına güç olarak çıkabiliyor. Ancak iktidar güçsüz kadın profili görmek istiyor. Belediyelerimizin açmış olduğu tüm kreşlerin neden kapatıldığını düşündüğümüzde;  kadınlar çocukları kreşte olduğu süre zarfı içinde kendilerine vakit ayırabiliyordu. Ancak kreşler kapatılınca kadının yeniden yönünü eve çevirmek zorunda kaldı."