ANKARA- HDP 2'nci Kadın Konferansı "Kadın yaşamdır, cesaretle yaşamı savunuyoruz" şiarıyla başladı.  Konferansta konuşan HDP Eşgenel Başkanı Serpil Kemalbay, Türkiye'nin Efrîn saldırısına tepki göstererek, "DAİŞ ile iş tutanlar, kaybedeceksiniz" dedi. Serpil, “Geleceğimiz bizim ellerimizde. Bizler kazanacağız ve başaracağız. Virgina Woolf'lerin, Sevelerin, Clara Zetkinlerin, Pakizelerin, Saraların mücadelesini kuşandık Mutlaka kazanacağız” diye konuştu. 

 

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) “Kadın yaşamdır, cesaretle yaşamı savunuyoruz” şiarıyla gerçekleştirdiği 2'nci Kadın Konferansı Ankara Plaza Otel'de başladı. Yüzlerce kadının katıldığı konferans salonuna tutuklu seçilmişlerin fotoğrafları ile "OHAL'e alışmıyoruz KHK'lere direniyoruz", "Erkek adalet değil gerçek adalet", "Böyle gitmez kadınlar izin vermez" ve "Bi şoreşa jinê ya Rojava, ber bi sedsala 21 emîn ve" yazılı pankartları asıldı. Konferansa HDP Eşgenel Başkanı Serpil Kemalbay, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Besime Konca, HDP bileşenleri, ihraç edilen akademisyen ve sivil toplum örgütü temsilcisi kadınlar katılım sağladı. 

 

Konferans öncesi kadınların mücadelesini yansıtan sinevizyon gösterimi yapıldı. Kürtçe şarkılarla hazırlanan sinevizyon kadınların alkış ve zılgıtları arasında izlendi. Salondaki kadınların Kürtçe ve Türkçe selamlandığı konferans, Avesta Xabur, Kader Ortakkaya ve Ayşe Deniz şahsında özgürlük mücadelesinde hayatını kaybeden kadınlar anısına saygı duruşu ile başladı. Kadınlar saygı duruşundan sonra “Bijî berxwedana Efrîn’ê” sloganları attı.  

 

'Tutsak olan kadın yoldaşlarımıza adıyoruz'

 

Ardından yapılan oylamada divan başkanlığına HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Besime Konca seçildi. Besime yaptığı açılış konuşmasında, 2 yıl önce kadın konferansı yaptıklarında benzer bir baskı ortamının olduğunu hatılatarak, “İki yıl sonra aynı baskı ortamında bu konferansı yapıyoruz. Belki hiç bir salona sığmayacak kadar delegemiz tutukludur, rehinedir. Bu konferansı tutsak olan aramızdan alınan bütün kadın yoldaşlarımıza da adıyoruz” diye konuştu. 

 

'Kadınlar cesaretlidir'

 

Kadınların çok uzun bir özgürlük yolunu geride bıraktıklarını, bu amaçla yüreği çırpan kadınların çok fazla olduğunu belirten Besime, “Yalnız değiliz, o yüzden bugün burada yapacağımız tartışmalar bizi anlamlı kılacak, değerli kılacak” dedi. Tutsak kadın siyasetçileri isim isim sıralayarak anan Besime,  “Son olarak rehin alınan Leyla Güven arkadaşımızı selamlıyoruz. Kadınlar cesaretlidir, tek tek hepimizi tutuklasanız da, kadınlar sokakları terk etmedi, kadınlar mahkemelerde sizi yargıladı bundan sonra da mücadelelerini sürdüreceklerdir” dedi. Besime’ni bu sözlerinin ardından kadınlar hep bir ağızdan “Jin jiyan azadi” sloganları attı. 

 

' AKP-MHP ittifakının çatışmaya ve savaşa ihtiyacı var'

 

Daha sonra söz alan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay konuşmasına “Selam olsun tüm direnenlere zindanlardaki kız kardeşlerimize selam olsun” diyerek başladı. Salondaki kadınları Kürtçe selamlayan Serpil, bu sabah da operasyonlarla güne başladıklarını belirterek, “Peki susturabiliyorlar mı, durdurabiliyorlar mı hayır” dedi. Boynundaki fuların Leyla Güven'e ait olduğunu belirten Serpil konuşmasına şöyle devam etti: 

 

HDP halktır 

 

“Leyla arkadaşımız bugün burada olacaktı. Birkaç gün önce Ameddeydik. ‘Ne kadar güzel fuların var’ dedim, hemen boynuma taktı. Ben de buraya sizlere taşıdım. Bizleri tutuklayabilirler. Sevgili Figen Yüksekdağ, Gülten Kışanak, Sabahat Tuncel içeride olmalarına rağmen Efrîn işgaline karşı açlık grevine başladılar. Kadınlar barış istiyor ve asla barış mücadelesinden vazgeçmeyecekler. AKP Erdoğan ittifakı Türkiye’yi faşizm ile yönetmeye karar kıldılar. Çünkü başka yolları olmadığını biliyorlar. Türkiye halklarının demokrasi, özgürlük ve demokrasi talebini bastıramıyorlar. O yüzden faşizmi ve tek adam rejimini ilelebet yürütmek istiyorlar. Fakat bu halk tek adam rejimini kabul etmiyor. İşte o yüzden AKP-MHP ittifakının çatışmaya ve savaşa ihtiyacı var. O yüzden Efrîn işgali başladı. İşte o yüzden sadece bize değil savaşa karşı çıkan, gazeteciler, savaş bir halk sağlığı sorunudur diyen TTB yöneticilerine yönelen bir tehdit var. Ama ne kadar hapishane yaparsanız yapın bu halkı susturamazsınız. 2 yıldır gösterdiğimiz bir şey var o da HDP’nin bitmeyeceğidir. HDP bitmeyecek çünkü HDP halktır.” 

 

'Çocukları, kadınları, halkları öldürüyorsunuz' 

 

 “Efrîn işgal girişimi meşru değildir” diyen Serpil, Efrîn halkının kendisine demokratik bir yaşam inşa etmeye çalıştığını belirterek, “Demokratik bir sistem için halklar bir araya gelmiş. Dünyadaki egemen sistemlerin öfkesi bu demokratik sisteme yöneliktir. Dünya egemen güçleri Kürt halkının statüsünü yok etmek için el ele vermiştir. Bu yüzden Efrîn halkına yönelik saldırı ve işgal girişimi kabul edilemez. Buna cevap verecek olan halklardır” diye konuştu. Devletin Efrîn’i temizlemeye çalıştığını söylediklerini belirten Serpil, “Çocukları kadınları halkları öldürüyorsunuz. Uluslararası basını takip edenler bunu görecektir. Efrîn’de çocuklar ölüyor, siviller ölüyor o yüzden uluslararası mahkemelerde yargılanacaksınız. Bu savaşı durdurun. Barışı savunmak yeni ve özgür bir yaşamı savunmak demektir. Savaşla katliamla bu sorunun üstesinden geleceğini düşünmek tam bir çıkmazdır. 40 yıldır bu halkı yok edeceğinizi düşünüyorsunuz ama her seferinde bu sorun daha da büyüyor” dedi. 

 

'Bir meşru müdafaa değil saldırı'

 

Kilis’e füzeler atıldığını ve orada da sivillerin hayatını kaybettiğini hatırlatan Serpil, “Biz bütün sivil ölümleri kınıyoruz. Efrîn’deki yetkililer diyor ki bizim uzun menzilli füzelerimiz yok. O zaman bu füzeleri kim attı, Fatma’yı kim öldürdü?” diye sordu. MİT Müsteşarı Hakan  Fidan’ın, “Gerekirse Suriye'ye dört adam gönderirim. Türkiye'ye 8 füze attırıp savaş gerekçesi üretirim, Süleyman Şah Türbesine'de saldırtırız” şeklindeki sözlerini hatırlatan Serpil, “Şimdi bu füzeler bu gerekçeyi yaratmak için füzeler atılıyor olmasın. Biz HDP olarak bundan eminiz. Efrîn’den bu coğrafyaya bu savaş gerçekleşinceye kadar bir tek mermi atılmadı” diye konuştu. Türkiye’nin saldırıyı “meşru müdafaa” adı altında savunmasına tepki gösteren Serpil, “Bu kabul görüyor ama bu bir meşru müdafaa yoktur bir saldırı vardır. Meşru müdafaa hakkını kullanan Efrin halkıdır” diye konuştu. 

 

'Direne direne faşizmi yeneceğiz'

 

Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın, “Bu ülkede en fazla inşaat yaptıran benim” şeklindeki açıklamasını hatırlatan Serpil, kadın temsiliyetini sağlayan HDP’nin 5 kadın vekilinin vekilliğinin düşürüldüğü, kız çocuklarının cinsel istismar sonucunda hamile bırakıldığını söyleyerek, “İşte bu Meclis başkanının olduğu bir ülkede gerçekleşti bütün bunlar. Hiç bir şeyden utanmıyorsa bu Meclis başkanı bu Meclis’in kapısında kendisini yakan işçiden utansın. Ama sen anca inşaat yaptırmakla övünürsün. Bunları hiç düşünmüyorlar çünkü bunlar bir darbe yaptılar. Ezerek, şiddet uygulayarak, hapishane ile tank ile tüfekle bu ülkeyi yönetmek istiyorlar. Bizde onlara diyoruz ki bu böyle gitmez bu faşizmi yeneceğiz. Faşizmi her zaman haklar, kadınlar, direnenler yenmiştir. Bizde direne direne bu faşizmi yeneceğiz” ifadelerini kullandı. 

 

'DAİŞ ile iş tutanlar hesap verecek'

 

“DAİŞ ile iş tutanlar, kaybedeceksiniz. Bu ülkede bütün suçlarınız ortaya dökülecek ve hiç bir suç cezasız kalmayacak. Demokrasiyi kurduğumuz yarınlarda, ÖSO ile birlikte kafa kesen, tecavüzcü DAİŞ çetelerin uzantısı olan ÖSO ile iş tutanlar mutlaka ama mutlaka hesap verecekler” diyen Serpil, “Geleceğimiz bizim ellerimizde. Bizler kazanacağız ve başaracağız. Virgina Woolf'lerin, Sêvêlerin, Clara Zetkinlerin, Pakizelerin, Saraların mücadelesini kuşandık. Mutlaka kazanacağız” diye konuştu.