İSTANBUL - İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nde polis işkencesine maruz kalan Grup Yorum emekçisi Bergün Varan'ın şikayetiyle sanık polis Esra Çimen hakkında açılan dava tanıkların dinlenmesi için ileri bir  tarihe ertelendi.

 

İstanbul'da 30 Mayıs 2017'de İdil Kültür Merkezi'nde yapılan baskınla gözaltına alınan ve işkenceye maruz kalan Grup Yorum emekçisi Bergün Varan'ın şikayetçi olduğu polis Esra Çimen hakkında "işkence yapmak" suçuyla açılan davanın 2'nci duruşması Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi 39'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Fail polis Esra Çimen duruşmaya katılmazken, Bergün Varan’ın ve avukatları katıldı. Ayrıca duruşmada, o dönem Varan ile birlikte gözaltına alınan Alişan Gül ve Dilan Polat tanık olarak hazır bulundu. 4 saat gecikmeyle başlayan duruşmada, ilk olarak kimlik tespiti yapıldı.

 

Ardından tanıkların dinlenmesine geçildi. Bergün Varan ile birlikte gözaltına alınan Alişan Gül, polisin araç içinde herkese işkence yaptığını ama özellikle Bergün Varan'ın saçlarını yolduklarını söyledi. Alişan Gül, “Hepimiz ters kelepçeliydik bizden polise bir şiddet uygulanması mümkün değildi zaten. Ben de işkenceye maruz kaldım. Otobüse bindirilip İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürülene kadar çok yoğun işkenceye maruz kaldık. Hepimizde yaralar ve kıyafetlerimizde yırtıklar da oluştu” ifadelerini kullandı.

 

Kulak zarı patladı

 

Bir diğer tanık Dilan Polat ise o dönem kendilerine herhangi bir karar gösterilmeden gözaltına aldıklarını ifade etti. Dilan Polat, şöyle konuştu: “Kimseye haber vermemize de izin vermediler. Bizi beyaz bir arabaya soktular, beni ilk darp ederek araca koydukları sırada kulak zarım patlamış.”

 

‘Tutamlar halinde çektiler’

 

Dilan Polat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Polislerden birinin ‘Işıklar kapatılsın eğlence başlasın’ dediğini duydum. Işıkları kapattılar ve bizi uzun süre darp ettiler. Benim de saçımı çektiler ama Bergün'ün saçının yolunmasına anbean şahit oldum. Sanık polis Bergün'ün saçlarını tutam tutam kopardı. Bunu yaparken tuhaf tuhaf kahkahalar attı, dans etti, kopardığı saçları yere atıp ayağıyla oynadı. Bergün'ün kafasının önü tamamen kel kalınca koltuğun arkasına geçip ‘Şimdi de buraya bakalım’ dedi. Ufak tutamlar halinde çeke çeke tamamen kel bıraktı o kısmı.”

 

Yaşananları anlattı

 

Dilan Polat, ifadesini şöyle tamamladı: “Sultan vardı. Onunla Bergün'ün kafalarını tokuşturdular. Sultan’ın da dudağı patladı orada. Bu yaklaşık 45 dakika sürdü. Birbirlerine seslendiler, öndeki şoföre bile ‘Sen de gel’ dediler ve o bile arkaya gelip bacaklarımıza copla vurarak işkence etti. Hastaneye girdikten sonra o aynı polisler hastanede Bergün'ün kafasına örtü çekmeye çalışıp ‘Bu saçkıran olmuş ya’ diye etrafa duyurarak, kendi aralarında konuştular. Benim de kulağım kan içindeydi ve işitme testine dahi sokuldum ama biz hiçbir rapor göremeden araca bindirdiler. Copla taciz ettiler, her gelen geçene bizi dövdürdüler. Benim her iki kulak zarım patlamasına ve yüzde 25 duyma kaybım olmasına rağmen şikayetim ‘kovuşturmaya yer yok’ kararı ile sonuçlandırıldı.”

 

Taciz, darp, işkence

 

Yargılanan Bergün Varan, şu ifadelere yer verdi: “Bu davada saçlarımın yolunmasına odaklanıldı ama benim o gün sadece saçlarım yolunmadı. Uzun süre gözaltında kaldık, iyileşen yaralarımız oldu. Kulağımın içine, gözüme telsizle ve yumrukla vurdular. Fotoğrafımı çekip birbirlerine attılar. Sanık beni taciz de etti.”

 

‘İddialar çürütülmüştür’

 

Ardından söz alan Bergün Varan’ın avukatı Doğa İncesu ise “Önümüzde Emniyet Teftiş Kurulu raporu var, bu rapor Türkiye'de işkence nasıl aklanıyor onu çok açık gösteriyor. Polis başmüfettişi raporda, ‘(…) müştekilerin direndiği, vücutlarını sağa sola vurdukları, tek tek oturtulmaya direndiği, Bergün Varan'ın vücudunda oluşan izlerin ölçülü şekilde zor kullanma sırasında oluştuğu ve olayda işkence olmadığı (...)" denilmiş. Doktor raporda kopan saçlı bölgede kan pıhtıları ve ödemler olduğunu yazmış. Polislerin savunmalardaki ‘saçkıran’ şeklindeki saçma iddialar çürütülmüştür. Sanık polis Esra Çimen'in tutuklu yargılanmasını talep ediyoruz” diye belirtti.

 

‘Polis ayrıcalıklı yargılamay tabi tutulmuş’

 

Avukat Uğur Keşküş, soruşturmada da kovuşturmada da sanık polis hakkın koruma tedbirlerinin değerlendirmesinin yapılmadığını belirtti. Uğur Keşküş, “Sanık hakkında hiçbir noktada koruma tedbiri değerlendirmesi yapılmamış, yurtdışı yasağı bile konuşulmamış, bu polis memuru bu adliyede yargılanan tüm insanlardan daha ayrıcalıklı bir yargılamaya tabi tutulmuştur. Karşı tarafın tanıklarının ifadeleri tamamen kopyala yapıştır şekildedir. Biz bu ifadelerin yan yana konup bakılmasını talep ediyoruz. Sanık duruşmaya bile gelmiyor, teşhis yaptıramıyoruz. Koruma tedbirlerinde sayılan katalog suçlardan biri işkence, tutuklama da değerlendirilmelidir” dedi.

 

Duruşma ileri bir tarihe ertelendi

 

Ardından kararını açıklayan mahkeme, avukatların tüm taleplerini reddetti. Mahkeme, 2 tanığın dinlenmesi için duruşmayı 11 Mart 2025 tarihine erteledi.