Amed ve Mêrdîn Barosu: Cenazelerin veda hakları sağlanmalı
- 12:24 8 Ocak 2025
- Güncel
AMED/MÊRDÎN - Katledilen gazeteciler Nazım Daşdan ve Cihan Bilgin’in cenazelerini almak için günlerdir Habur Sınır Kapısı’nda bekleyen heyete ilişkin, Amed, Mêrdîn ve Riha baroları yaptığı açıklamada, cenazelerin ailelerine teslim edilerek yas, defin ve veda haklarının sağlanması gerektiğini vurguladı.
Kuzey ve Doğu Suriye’de 19 Aralık’ta SİHA ile katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’ın cenazelerini almak üzere Güney Kürdistan Bölgesi’ne doğru yola çıkan heyet, iki gündür Habur Sınır Kapısı’nda bekletiliyor. Heyetin beklenilmesine ilişkin Amed Barosu ve Mêrdin Barosu ile Riha Barosu, yazılı açıklama yayınlayarak duruma tepki gösterdi.
Cenazeler için uluslararası sözleşmeler hatırlatıldı
Amed Barosu'nun açıklamasında, 48 saat geçmesine rağmen şu ana kadar herhangi bir gerekçe gösterilmeden pasaport işlemleri dahi yapılmaksızın sınır kapısında heyetin bekletildiği belirtildi. Açıklamada uluslararası sözleşmeler hatırlatılarak, “İnsancıl hukuk doktrininde ölülere muamele, mezar ve yas tutma hakkı önemli bir karşılık bulmaktadır. Lahey ve Cenevre sözleşmeleri başta olmak üzere uluslararası birçok sözleşmede herkesin gömülme hakkının olduğu ve ailelerinin de yaşamını yitiren yakınlarına veda etme hakkının olduğu belirtilmektedir. AİHM yaşamını yitirenin naaşının yakınlarına verilmemesini AİHS 8’inci maddesini ihlali olarak kabul etmekte, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi 112 ve 117 arasında belirlediği kurallarında ‘ölüye saygı ve adaleti’ düzenlemektedir. Hukuki ve ahlaki açıdan ölüye saygı, ölümün ardından kişinin onurunu ve haklarını koruma yükümlülüğünü içermektedir. İnandığımız değerler ve toplumsal hafızamız hem ölüye hem de geride kalanlara saygıyı öğütlemektedir. Kültürel geleneklerimiz yaşamını yitiren kişinin yakınlarına yas sürecini geçirmeleri ve veda etmeleri üzerine kuruludur” denildi.
Çağrıda bulundu
Açıklamada, gazetecilerin cenazelerinin aileleri tarafından alınabilmesi için gerekli imkânların sağlanması ve Habur Sınır Kapısı’nda haksız ve hukuka aykırı bir şekilde bekletilen heyete yönelik uygulamaya son verilmesi çağrısında bulunuldu.
‘Yetkilileri bu tutumdan kaçınmaya davet ediyoruz’
Heyetin bekletilmesine tepki gösteren bir diğer baro ise Mêrdin Barosu oldu. Mêrdin Barosu da, “Cenazelerin ailelere teslim edilmemesi ailelerin bekletilmesi uluslararası sözleşmelere ve anayasaya açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Zira Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 8’inci maddesi 'herkesin özel ve aile yaşamına saygı gösterilmesi zorunluluğu' benzer şekilde 9’uncu madde 'herkesin dinsel ödev ve törenler yoluyla din özgürlüğünü yaşama hakkı' keza Anayasa'nın 20’inci maddesi, ‘herkes özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir’ şeklinde düzenlenmiştir. Bu bilgiler ışığında cenazelerin ailelere bir an önce teslim edilmesini ve yetkili makamları toplumda gerginlik yaratacak tutum sergilemekten kaçınmaya davet ediyoruz” ifadelerine yer verdi.
Riha Barosu'ndan açıklama
Riha Barosu da yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi: “Cenazeye saygı, hem toplumsal vicdanın hem de insan onurunun temel bir gereği olup, evrensel insan hakları normları ve Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Bu hakkın ihlali, mağduriyetin derinleşmesine ve toplumda geri dönülemez yaralar açılmasına neden olmaktadır.Bu durum, hukukun üstünlüğü ilkesine ve devletin insan haklarına saygı yükümlülüğüne açıkça aykırıdır. Yetkilileri, keyfi uygulamalara derhal son vermeye, cenazeye ve insan haklarına saygı göstermeye, yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini güvence altına almaya davet ediyoruz.”