Taziyede de elektrik yok: Çok zorlanıyoruz

  • 09:01 26 Haziran 2024
  • Güncel
 
Şehriban Arslan - Pelşin Çetinkaya
 
AMED - Yangının meydana geldiği bölgede yaşayan kadınlar, 2 aydır köyde elektriğin çok fazla kesildiğini ifade ederken, taziyede bile elektrik olmadığından dolayı taziye ziyaretine gelen misafirlere yaktıkları ateş üzerinde güm içine koydukları suyu kaynatarak çay ikram ettiklerini ifade etti.
 
Mêrdîn’in Şemrex (Mazıdağı) ilçesine bağlı Kelekê (Yücebağ) ile Amed’in Xana Axpar (Çınar) ilçesine bağlı Tobînî (Köksalan) ve Herberê (Yazçiçeği) mahallelerinde 20 Haziran gecesi çıkan yangının izleri hala duruyor. 15 kişinin, Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre ise 924 hayvanın yaşamını yitirdiği, binlerce dekar alanın yanarak küle döndüğü yangına ilişkin başlatılan soruşturma sürerken, soruşturma kapsamında hazırlanan bilirkişi ön raporunda, yangının elektrik kaynaklı olduğu tespitine yer verildi. Öte yandan yangında yaşamını yitiren 10 kişi Kelekê Mahallesi’nde, 2 kişi Tobînî ve 3 kişi de Herberê’de defnedildi.
 
Yaşamını yitirenlerin isimleri şu şekilde: Resul Yılmaz, Şeyhmus Demir, Mezher Demir, Remzi Yılmaz, İsmail Yardımcı, Abdurrahman Buğdaycı, Sinan Deviren, Rezan Yılmaz, Azad Yılmaz, Taliha Demir, Nuri Demir, Fadıl Demir, Kerime Erdenli, Ubeydellah Buğdaycı, Halime Erdem.
 
Devletin köylerde yangına müdahale etmemesi sonucu bilançonun ağırlaşması hem köylüler hem de kamuoyu tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı.
 
‘İş işten geçtikten sonra helikopter geldi’
 
Herberê köyünde yaşayan ve yangına tanıklık eden Sultan Okra, yangın gecesini anlatırken, yangının hızla yayıldığını dile getirdi. Sultan, “Bağrışlar, çağırışlar duyduk, ateşin olduğu yere gittik. Kadını gördük, yanıyordu ateşin içinde. Kardeşi hemen kucakladı kaldırdı ambulansa götürdü ama yanmıştı. Yine köyümüzden İsmail de ateşlerin içinde kalmıştı. Tanınmaz haldeydi babası onu parmağından tanıdı. O da yaşamını yitirdi” dedi. Devletin zamanında müdahale etmediğine dikkat çeken Sultan, “Eğer devlet zamanında gelseydi bunların hiçbiri yaşanmazdı. Allah bu insanların ve hayvanların hakkını onlara bırakmasın. Yine yardımımıza koşan DEM Parti oldu, belediyelerimiz oldu. İş işten geçtikten sonra helikopter geldi ama zaten olan olmuştu. İnsanlar yaşamını yitirmişti” şeklinde konuştu. 
 
Taziyede suyu ateşte kaynatıyorlar
 
“2 aydır elektriğimiz yok” diyen köylülerden Hüsnügül Gülmüş de “Elektrik borcu, elektrik borcu dediler. Borcumuzu ödedik de elektrikleri bırakmıyorlar. Suyu güm içinde yaktığımız ateş üzerinde kaynatıp taziyede kullanıyoruz. Elektrikler olmadığından suyu da sıcacık veriyoruz misafirlere” ifadelerini kullandı. “Şimdi İstanbul, Ankara ya da Trabzon gibi yerler olsaydı başkanlar hemen nasıl koşardı. Cumhurbaşkanı biz Kürtlere hiçbir şey yapmıyor. Bu sene belediye başkanımız seçildi, o güzel oldu. Doğru dürüst elektriğimiz yok. Sondajımız da bir saat çalışıyor. O saat içerisinde de sularımızı dolduruyoruz” dedi.
 
DEDAŞ ve hükümet ilişkisi
 
6 yıl önce Qoser’de (Kızıltepe) yüksek gerilimli hatta eşine elektrik çarptığını söyleyen Hüsnügül, “Bu yüzden eşimin bir gözü görmüyor. Demir değneklerle yürüyor. Yüzde 99 onların suçu. Davamız yapılandırıldı. Karşı taraf suçlu olmasına rağmen yine de hakkımız olanı vermiyorlar. Bunun nedeni de hükümetin arkalarında olması” sözlerine yer verdi.