Yerelden ilk yardımın önemi: Herkes bu eğitimi alsın
- 09:06 29 Eylül 2023
- Yaşam
Habibe Eren
BURSA - Nilüfer ilçesinde oluşturulan afet ekibi ile olası bir afette ilk elden yakınlarına ve mahalleliye yardım etmeyi hedeflediklerini söyleyen, Mahalle Afet Gönüllüleri Barış Mahallesi Koordinatörü Özge Şayuk, “Maraş’ta böyle bir oluşum olsaydı daha az insan yaşamını yitirirdi” dedi.
Bursa'nın Nilüfer ilçesinde bir proje kapsamında Afet gönüllüleri oluşturularak yerelden sel, deprem, yangın ve benzeri afetlere ilk elden yardım etmeyi hedefleyen mahalleliler böylece yardım ekipleri gelene kadar can ve mal gibi kayıpların önlenmesini hedefliyor. Mahalle Afet Gönüllüleri Barış Mahallesi Koordinatörü Özge Şayuk, neler yaptıklarını ve yerelden başlayan müdahalenin önemini anlattı.
Mahallede başlayan ilk yardım
Aynı zamanda acil müdahale ekibinin lideri olan Özge, 2019 yılında mahallenin muhtarının bir projeden bahsettiğini ve kendisinin çok hoşuna gittiğini söyledi. “Bir kadın olarak bir şeylere ilk müdahale edebilmek benim için çok önemliydi” diyen Özge, ilk hedefinin ilk yardımı öğrenmek olduğunu vurguladı. Özge, “ Deprem sırasında en azından nasıl davranmak gerektiğini, çocuklarımı nasıl koruyacağımı öğrenmek için başladım bu yola. Aldığımız eğitimlerin sonunda çok faydalı olduğumuzu gördüm. En basitinden mahallede çıkan ufak bir yangına bile, bizim bir çevrimimiz var o çevrimden arkadaşlarımıza anons ederek müdahale edebiliyoruz. Bu konuda sadece tekniki yardım yapmıyoruz. İtfaiye ve ya ambulans gelene kadar her türlü müdahalede bulunuyoruz” dedi.
‘Ekibimizin kadın ağırlıklı olması insanların dikkatini çekiyor’
Büyük çaplı bir deprem olduğunda ilk 72 saatin çok önemli bir süre olduğunu ve ilk 72 saatte afet bölgesine uzman ekiplerin genellikle ulaşamadığını söyleyen Özge, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Aldığım eğitim nedeniyle ben karşı komşum, üst komşum, aileme ve yakınıma müdahale edebiliyorum. Bu çok önemli. Bizim projemiz, Barış Mahallesi ile başladı diğer mahalleler de eklendi. Baktık ki bu konuya en çok kadınlar eğiliyor. Biz kadınlar olarak acil müdahale eğitimlerini alarak buraya da müdahale ettik. En son 12 kişilik bir kadromuz Maraş depremine gitti. Bu 12 kişilik kadronun 8’i kadındı. Kadın arkadaşlarımızın kilolarca ağırlıktaki betonları hilti ile kırarak, enkaz altından afetzedeleri çıkardı. En son gittiğimiz bir orman yangınında kadın arkadaşlarımız ellerinde küreklerle olaya müdahale ederken oradaki insanların çok dikkatini çekiyor gittiğimiz yerlerde ‘ne kadar kadın ağırlıklı ekipsiniz. Bu tarz ekipler genellikle erkeklerden oluşuyor’ diyorlardı. Bu algıyı kırdık. Özellikle Maraş depreminde, kadın arkadaşlarımız yönlendirme yaptı çünkü baktılar ki biz işi bilinçli ve doğru yapıyoruz, aldığımız eğitimlerin karşılığını doğru veriyoruz. Bize daha fazla güven uyanmaya başladı. İlk başta tuhaflarına gidiyordu, 20 kişilik bir ekip var 15’işi kadın. Evet biz hilti de kullanıyoruz, beton da kaldırıyoruz, ağaç ve beton kesme makinası da kullanıyoruz. Bu şekilde etrafımıza faydalı olmaya çalışıyoruz.”
‘Maraş’ta böyle bir oluşum olsaydı daha az insan yaşamını yitirirdi’
Normalde başka bir işte çalıştığını bu işi gönüllü olarak sürdürdüğünü vurgulayan Özge, “Mesela şu an bir ekibimiz Libya’da sel afetine yardım sağlıyor. Sadece Türkiye'de değil dünyanın neresinde olursa olsun yardım edilecek bir yer varsa acil afet ekibi ve mahalle gönüllülerimiz gidiyor. Maraş’ta böyle bir oluşum olmuş olsaydı bu kadar kişinin yaşamını yitireceğini düşünmüyorum. En azından yüzde ellilik kısım, altın saatler diye geçen ilk saatlerde kurtarılabilirdi. Eğitimli mahalle oluşumları olmuş olsaydı birçok insan, yaralı da olsa enkazdan kurtulurdu” diye konuştu.
‘Herkes bu eğitimleri alsın’
Mereş depremi olduktan sonra kendilerine anons geldiğini ardından yola çıktıklarını dile getiren Özge, ilk giden ekiplerden olduklarını, AFAD ile aynı anda deprem bölgesinde olduklarını hatırlattı. Özge, “Ancak kış koşulları yollar kapalı, kazalar v.s derken, haliyle bizim oraya gitmemiz 22 saati buldu. İşte ilk 22 saatte böyle bir oluşum olmuş olsaydı o kadar insan enkaz altında beklemezdi. Herkes bu eğitimleri alsın. Düşünün bir gece yatıyorsunuz ertesi sabah bir daha kalkamıyorsunuz. Oradaki insanlar o anda ne yapması gerektiğini bilseydi almaları gereken pozisyonu en azından bilselerdi bilanço çok daha düşük olabilirdi” dedi.