Patriarkal-kapitalizm ve reklam ilişkisi
- 09:03 22 Kasım 2020
- Medya Kritik
Sena Dolar
HABER MERKEZİ - Son yıllarda bazı reklamların popülerliği gözümüzden kaçamayacak kadar kafamızın içerisine yerleştirilmiş durumda. Kadın cinayetlerinin artması, tacizin çoğalmasıyla kadınların mücadelesi büyümüş, daha büyük bir boyut kazanmıştır. Sosyal medya ve kitle iletişim araçları gündemin hem yaratıcısı hem de sıkı takipçisi olma görevini üstlenmişlerdir.
Kapitalizmin fırsatçılığı bu noktada da karşımıza çıkıyor. Çıkmasa şaşardık zaten. Yakın zamanda geçekleştirilen feminist eylemlerin bilinç oluşturmasıyla ve medyanın gündeminde yer almaya başlamasıyla çeşitli markalar kadınların sorunlarına dikkat çekmek amaçlı reklam kampanyaları oluşturmaya başladılar. Burada muhakkak bir çelişki olduğunu anlamamız gerekir. En düz mantıkla bakacak olursak reklamların; satışları yükseltmek, pazarlamayı arttırmak gibi amaçlarının olması kapitalist sistemin gelişimine katkı sağlar. Bazı ped markalarının satışlarına yardımcı olması için promosyonlarında algı operasyonu yaparmışçasına çikolatayı kullanmaları gibi.
Örneklendirmelerle konuyu derinlemesine incelemeye çalışacak olursak; Ped reklamlarında geçmişten günümüze pek çok örnek mevcut. Ped markaları arasındaki rekabet kadın kitlesi üzerinden gerçekleşiyor hatta bir dönemde ayrıma gidilip “delikanlı kızların” kullandığı ped’ler bile satışa sunuldu. Aynı marka bu günlerde taktik değiştirip farklı kampanyalar yürütüyor “hassas günlerimizi” meta haline getiriyorlar. Üstelik toplumsal cinsiyet normlarına karşı çıkıyormuşçasına bir tutum sergileniyormuş gibi kampanyalar yürütülüyor. Birçok markanın “kız gibi” ifadesinin sorunsalına dikkat çektiğini görürken yine aynı markaların anneler günü kampanyasında annelik kavramını ne denli yücelttiğini bariz bir şekilde görürüz. Burada asıl mesele bu reklamların kadınların mücadele ettikleri değerlere sanıldığı kadar destek vermediğini anlatabilmektir. Aksine kadınları ezen sömüren patriarkal-kapitalist sisteme katkı sağlamaktadırlar. Hollywood vari dondurma reklamları ucuz hazlar peşindeyseniz sizleri kendisine çekeceğinden emin olabilirsiniz. Burada metaya dönüştürülen şey kadının bizzat kendisi oluyor. Mesele sadece kadınların metalaştırılması değil heteronormatif ve toplumsal cinsiyet streotiplerinin bu reklamlar aracılığıyla yaygınlaştırılmasıdır yani kadınların verdiği mücadeleye destek olma amaçlı değil köstek olma amaçlıdır. Yine dondurma reklamlarından örnek verecek olursak “yaz aşkının” heteronormatif ilişkiler üzerinden konumlandırıldığını görebiliriz -bu reklamlara göre LGBTİ+ bir bireyseniz yaz aşkınız olmayacaktır, en azından dondurmadan çıkan bedavayı kullanabilir veyahut da tekrar deneyebilirsiniz-.
Bebek bezi, bebek maması reklamlarında çocuk bakımı görevinin yalnızca anneye ait olduğu ve yine anneliğin kutsallığı üzerinden bir algı oluşturulmaya çalışıldığını görürüz bu reklamların çoğunda “annelerin” 10’da 9’unun şu marka bebek bezi, maması tercih ettiği ifadesi kullanılıyor. O halde buradan bir reklam önerisi vermek isterim kadınların bu tercihleri yaparlarken, her konuda fikre sahip olan erkeklerin, babaların 10’da 9’unun ne yaptığıyla ilgili bir reklam filmi çekerlerse bizim kafamızdaki soru işaretleri de belki cevaba ulaşır.
Tüm bu örneklerden hareketle -ki bu örnekler oldukça fazladır- reklamların sandığımız kadar masum olmadığını ve her ne kadar kadın mücadelesini, kadınları destekliyormuş gibi gözükse de asıl amaçlarının kar etmek olduğunu ve bunların içinde bulunduğumuz patriarkal-kapitalist yapıyı desteklediğini unutmamalıyız. Sosyal medyada birçok kişi bu kampanyalara destek veriyor -aslında gerçekten neye destek verdiklerini bilmeden-. Kadınlar patriarkal-kapitalist sisteme karşı bilinç kazandıkça, sistem bunun neresinde kar ederim diye düşünmeye devam edecektir. Bu konuda bilinç kazanmanın kadın mücadelesine önemli katkıları olacaktır. Yakın zamanda bir güzellik markasında çalışan işçilerin greve gittiğini ve grevin başarıyla sonuçlandığı biliyoruz bu markanın bir kampanyasından hareketle ‘BİZ İSTERSEK’ GREVDE YAPARIZ DEVRİMDE!