İSTANBUL - Tutsakların, “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası kapsamında başlattığı, oğlunun da dahil olduğu dönüşümlü açlık grevi eylemine sahip çıkacağını vurgulayan Adalet Nöbeti annelerinden Fince Akman, “Tutsaklarımızın başlattığı açlık grevi hamlesi çok önemli ve çok kıymetlidir. Tüm halkların bu mücadeleye ses olması gerekiyor. Çocuklarımıza sahip çıkalım. Neresi olursa olsun mücadeleyi büyütecek ve yürüteceğiz. Bizler de dışarıda elimizden gelen her şeyi yapacağız. Tutsaklarımızın mücadelesi bizim mücadelemizdir” dedi. 

 

İmralı Adası’nda 25 yıldır ağırlaştırılmış tecrit altında tutulan ve 33 aydır da hiçbir haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle dünyanın dört bir yanında kesintisiz bir şekilde yürüyüş, eylem ve etkinlikler yapılmaya devam ediyor. Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununa siyasi çözüm için 10 Ekim’de, dünyanın 74 merkezinde “Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası başlatıldı. Cezaevlerindeki siyasi tutsaklar da, 27 Kasım’da PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğü için başlatılan hamleye dönüşümlü açlık grevi eylemi ile katıldıklarını duyurdu. Eylem 15’inci gününde devam ederken, hamleye çok sayıda tutsak katılım sağlıyor.

 

Tutsakların talebi fiziki özgürlük

 

Açlık grevi eylemine katıldığını ilk duyuran tutsaklardan biri de Marmara (Silivri) Cezaevi tutulan Yakup Akman’dı. Yakup, Pendik’te bulunan Aydos Ormanı’nda 19 Eylül 2019’da çıkan yangın sonrası itfaiye ve benzeri çeşitli kurumları arayarak haber vermesine rağmen “örgüt faaliyeti çerçevesinde orman yakma” ve “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” iddialarıyla yargılanıp, hakkında 25 yıl ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Yakup, Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanıncaya dek eylemlerini sürdüreceklerinin mesajını verdi.

 

PKK Lideri başta olmak üzere cezaevlerindeki tutsaklara uygulanan tecrit politikalarının son bulması için bir yıl boyunca İstanbul’da Adalet Nöbeti tutan annelerden Fince Akman, oğlu ve diğer tutsakların başlattığı eyleme ilişkin JINNEWS’e konuştu.

 

Kürt olmanın ‘bedeli’…

 

Oğluna 25 yıl ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildiğini belirten Fince, “Oğluma verilen ceza adaletli bir ceza değildi. Çünkü oğlumun hiçbir suçu yoktu. Suçsuz yere müebbet verildi oğluma. Savcı ve hakim ne bizim, ne de oğlumun ifadelerini dikkate almadı. Oğlum ifadesini çok açık ve net bir şekilde ifade etti. ‘Ben Kürt olduğum için beni tutukladınız’ dedi. Oğlumun sağlığı iyi değil, müebbet hapis cezası verdiler. Adalet, hukuk denen hiçbir şey yok bu ülkede” şeklinde konuştu.

 

‘Devlet tutsakların taleplerini yerine getirsin!’

 

Yakup ile birlikte çok sayıda tutsağın, 27 Kasım’da Kurdistan ve Türkiye cezaevlerindeki siyasi tutsakların açlık grevi eylemine başladığını söyleyen Fince, “Açlık grevinde de bir çözüm gelişene kadar mücadelelerine devam edeceklerini paylaştılar. Tutsaklar Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve Kürt sorununa çözüm taleplerinin yerine getirilmediği sürece de açlık grevi eylemlerine devam edecekler. Devletin de bu noktada derhal bir çözüm getirmesi gerekiyor. Tutsakların taleplerini yerine getirsin. Biz Kürt halkının üzerindeki hukuksuzluğa son versin. Tutsaklarımızın talepleri nettir ve istekleri budur. Onun için devletin hemen bu talepleri kabul etmesi gerekiyor. Çocuklarımızın başına bir şey gelirse hiçbirimiz buna sessiz kalmayız” çağrısında bulundu.

 

Tutsakların mücadelesine sahip çıkacak

 

Kampanya kapsamında eyleme katılan tutsakları kutlayarak mücadelelerine sahip çıkacaklarını belirten Fince, “Tutsaklarımızın başlattığı açlık grevi hamlesi çok önemli ve çok kıymetlidir. Onların bu mücadelelerinin önünde eğiliyorum. Sürdürdükleri mücadele çok onurludur. Kendi davalarının peşinden gidiyorlar. Kendi hak ve hukuklarını istiyorlar. Bu da en doğal haklarıdır” sözleriyle herkesin tutsaklara ses olması ve sahip çıkması gerektiğinin altını çizdi. Tutsakların cezaevlerinde sayısız hak ihlaline maruz kaldığını söyleyen Fince, “Biz annelerin de, çocuklarımıza uygulanan bu adaletsizliğe karşı ses çıkartmamız gerekiyor. Sadece biz anneler değil, tüm halkların sahip çıkması gerekiyor. Tutsaklarımızın yanında olalım. Bir çözüm üretmemiz gerekiyor. Eşit ve özgür bir yaşam talebimizi tüm tutsaklarımız için istemeliyiz. Biz savaşı savunmuyor, aksine barışı istiyoruz. Hiç kimsenin çocuğu ölmesin. Halkların tek bir şansı var, o da barış. Çünkü savaşın hiçbirimize bir faydası yok” ifadelerini kullandı.

 

Mücadele çağrısı

 

Tüm halkları PKK Lideri’nin fiziki özgürlüğü için birlikte mücadele etmeye çağıran Fince, “Tüm halkların bu mücadeleye ses olması gerekiyor. Çocuklarımıza sahip çıkalım. Neresi olursa olsun mücadeleyi büyütecek ve yürüteceğiz. Çocuklarımız çok kıymetli. Hamleyi sürdürürken bizler de dışarıda elimizden gelen her şeyi yapacağız. Tutsaklarımızın mücadelesi bizim mücadelemizdir” vurgusunu yaptı.