
Uğur ve Eren'in annelerinden mesaj: Barış hepimize iyi gelecek
- 10:49 21 Haziran 2025
- Güncel
AMED – “Barışa Giden Yol: Hafıza ve Adalet” konulu konferansta, Uğur Kaymaz’ın ve Eren Bülbül’ün annelerinin barış mesajları okundu.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi, Kürt meselesinde kalıcı barış için “Barışa Giden Yol: Hafıza ve Adalet” konulu bir konferans düzenliyor. Sur ilçesinde bulunan bir otelde yapılan ve iki gün sürecek olan konferansın bugünkü programında "Cumhuriyetin ilk yılları ve 1980'lerin sonuna kadar yaşanmış sorunlar", "Kürt meselesinin en sert yılları: 1990'lar", "Kürt meselesinin yakın tarihi, 2000'li yıllar" başlıklı oturumlar gerçekleşecek.
Konferansa, çatışmalarda yaşamını yitiren PKK’li ve asker ailelerinin yanı sıra çok sayıda insan hakları savunucusu ve barış aktivisti katıldı.
‘Barışçıl bir ortama ihtiyacımız var’
Konferansta konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, derneğin kuruluş aşamasını hatırlatarak şöyle dedi: “1990’larda kaçırmalar, katliamlar yaşanıyordu. Çatışmalı süreçlerde yaşamını yitiren her iki tarafın aileleriyle bir araya gelmeyi hedefledik. Bugün her iki tarafın da aileleri burada, barışı konuşmak için geldiler. Her zaman silahsız bir süreci istedik. Çok fazla sorun var, yerine getirilmemiş birçok şey var. Ama bütün bunları konuşabilmemiz için barışçıl bir ortama ihtiyacımız var. Çatışmalarda insanlar en yakınlarını kaybettiler.”
Eren Keskin, 2004’te Mêrdîn Qoser’de katledilen Uğur Kaymaz’ın annesi Makbule Kaymaz ve 11 Ağustos 2017’de yaşanan bir çatışmada yaşamını yitiren Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül’ün mesajlarını okudu.
Uğur Kaymaz’ın annesi Makbule Kaymaz’ın mesajı şekilde:
“Başta sağlık problemlerimden ötürü aranızda olamadığım için özürlerimi iletiyorum.
Barış için bir anne olarak, bu anlamlı konferansı düzenleyen, emeği geçen herkese yürekten teşekkür ediyorum. Burada bulunan herkesi, acısını yüreğinde taşıyan tüm şehit ailelerini sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Hayatını kaybeden tüm evlatlarımızı rahmetle, özlemle anıyorum.
Ben bir Kürt annesiyim. Oğlumu daha 12 yaşındayken, babasıyla birlikte 13 kurşunla kaybettim. İkisinin mezarına sarılarak büyüttüm acımı. Bir annenin yaşayabileceği en ağır yükü taşıyorum yıllardır. Ama bu acının başka anaların yüreğine düşmemesi için buradayım. Barış için, birlikte yaşamanın yollarını aramak için buradayım.
Artık ne Kürdistan'da ne de Türkiye'nin başka bir yerinde çocuklar öldürülmesin istiyoruz. Ne bir annenin daha yüreği yansın, ne bir çocuk mezarda büyüsün.
Evlatlarımızı kaybettik ama umutlarımızı kaybetmek istemiyoruz. Bizler artık gözyaşı değil, adalet, eşitlik ve barış istiyoruz. Çünkü barış, hepimize iyi gelecek.”
Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül’ün mesajı şu şekilde:
“Bütün katılımcıları selamlıyorum. Sağlık sorunları yaşadığım için doktorum seyahate izin vermiyor. Bu nedenle aranızda olamadım.
Ben barışı destekliyorum. Benim evladım şehit oldu. Başka annelerin yüreği yanmasın diye devletimizin ve milletimizin gittiği yoldan gidiyorum. Benim evladımın bedeninden 17 kurşun çıktı. Kaç bayramdır Erensiz geçiriyorum. Başka hiçbir annenin bayramlarını evlatsız geçirmesini istemiyorum. Toplantıya katılan herkese bu duygularımı iletmek istiyorum. Ben hâlâ Eren’imden kalan tuşlu telefonu kullanıyorum. Yapmış olduğunuz bu çalışmayı çok kıymetli buluyorum. Başka annelerin evlatlarını kaybetmesine rıza gösteremem. Barışı savunmayayım da ne yapayım!”
Savaşın yıkım tablosunu paylaştı
“Barış Hakkı”na dair sunum gerçekleştiren İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban, 17 Aralık 2024’te yaşamını yitiren İHD’li Hüsnü Öndül’ü andı. Hüseyin Küçükbalaban, 1991-2024 yılları arasındaki verileri şu şekilde paylaştı: “36 bin 409 kişi hayatını kaybetti. 26 bini 955 kişisi militan, asker, polis, 9 bin 400 kişi faili meçhul olarak yaşamını yitirdi. Kürt sorununda yaşanan çatışmalı süreçte 9 bin 454 sivil, 2 bin 514 köy boşaltıldı. 1990-2023 arasında 3 bin 52 faili meçhul cinayet yaşandı. 3 bin 356 kişi yargısız infaz sonucu öldürüldü. Açılmış toplu mezar sayısı 31, iddia edilen toplu mezar sayısı 249, toplam mezar sayısı 280, tahmini 4 bin 5 insanın yaşamını yitirdiği düşünülüyor. MSB 24 Temmuz 2015 sonrası sayıyı 42 bin 639 olarak verdi.”
‘Kalıcı barış için bir araya gelmemiz gerek’
Yaşanan acıların toplumu böldüğünü belirten Şiddetsiz İletişim Gönüllüsü Vivet Alevi, “Kaybettiğimiz en önemli şey birbirilerimiz ile olan bağlardır. O yüzden de birlik, beraberlik sözleri anlamını yitirdi. O yüzden bir araya nasıl geleceğimizi konuşmalıyız. Tarafların, düşmanlık duyduğu, asla düşüncelerini kabul etmeyeceği insanlarla bir araya gelerek, kalplerindeki acıyı sansürsüz ifade edebilecekleri, karşı taraflarında da duyulduğu deneyimlerle bir süreç yürütülmelidir. Hikayesini dinlediğimiz insanlarla artık düşman olamıyoruz. Barışın kalıcı olması için artık bir araya gelmemiz gerekir. Yas tutmamız gerekiyor. Bunu yapmadığımız sürece geçmiş bizi sürekli takip edecek. Barışın kalıcı olmasını istiyorsak bu alanlara da el atmalıyız” diye konuştu.
Konferans, basına kapalı olarak devam etti.