Katliam faillerine tepki: Erkeklerin yaptıklarını konuşma zamanı

  • 16:05 22 Aralık 2024
  • Güncel
 
 
İSTANBUL- Kadın Cinayetlerine Karşı Feministler yaptığı açıklamada, aile, toplum, yargı ve devletin fail erkekleri koruduğunu belirterek, “Kadınları öldüren katilleri ve onları koruyan düzeni açığa çıkarmak ve ortadan kaldırmak için mücadele edeceğiz” dedi.
 
Kadın Cinayetlerine Karşı Feministler, kadın katliamlarına ilişkin İstanbul’da bulunan Beşiktaş Meydanı'nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya çok sayıda kadın katılım sağladı. Açıklamada “Kadınlar öldürülüyor. Katil kim?” ve “Tesadüf değil, hep erkek” pankartı açıldı. Ayrıca açıklamanın yapıldığı alana siyah renkli kare şeklinde kutular getirildi. Kutuların 4 yüzünde, erkekler tarafından katledilen Jesca Nankabirwa, Özlem Güneş, Pelin Ceylan, Cansu Kaya, Tuba Erkol, Güler Subaşı, Sevda Kuş, Azra Gülendam Hayatoğlu’nun isimleri yazılarak, kadınların kimler tarafından katledildikleri yazıldı. 
 
Açıklamada, “Yaşasın feminist mücadelemiz”, “Kadın cinayetleri politiktir”, “Bağır herkes duysun, erkek şiddeti son bulsun”, “Münferit değil erkek şiddeti”, “Boşanmayı değil, cinayeti engelle”, “Erkek adalet değil, gerçek adalet”, “Trans cinayetleri politiktir”, “Susma haykır, translar vardır”, “Tesadüf değil, erkek şiddeti”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” sloganları atıldı. Basın metnini çok sayıda kadın bir paragraf okudu. 
 
‘Erkeklerin ne yaptıklarını konuşma zamanı’
 
Kadın cinayetlerinin politik olduğu belirtilen açıklamada, kadın katillerinin sadece “sapıklar, cani ruhlular, uyuşturucu bağımlıları ya da psikolojisi bozuk olanlar” olmadığı ifade edildi. “Sıradan erkeklerin” de “ihtimal verilmeyecek” erkeklerinde katil olduğu vurgulanan açıklamada, “Biz bu katilleri tanıyoruz. Birkaçının isimlerini duvarlara, bu kutulara yazarak başladık. Herkese duyuracağız. Niçin mi duyuracağız? Çünkü bir kadın öldürüldüğünde sürekli kadınların ne yaptığını, nasıl hayatlar sürdüğünü, kaçta nerede olduğunu, kaç çocuğu olduğunu konuşuyoruz. Artık erkeklerin ne yaptıklarını konuşmanın zamanı. Kadınlara ne yaptıklarını, patriyarkanın sağladığı imkanlarla ne yaptıklarını” denildi.
 
 Mücadele vurgusu
 
Aile, toplum, yargı ve devletin fail erkekleri koruduğu ifade edilen açıklamada, kadın katillerinin her alanda olduğunun altı çizildi. Açıklamada, “Ama etrafımızda bu korkunun üzerine hiçbir zaman düşünme mecburiyetinde kalmadan gücünü kadınlar üstünde pervasızca kullanan erkekler var. Kadınları aşağılamayı, aşağıladığının farkına varmayacak kadar doğallaştıran erkekler. Kadınlara yer bırakmayacak kadar hayatın her alanını kaplayan erkekler. Kadınların kendi yaşamlarına dair karar verme haklarını ellerinden alan erkekler. Belki dönüp kadın cinayetlerine ne kadar karşı olduğunu anlatacak olan erkekler. Ama her erkek bir kadını kendi eşiti görmediğinde, eşit davranmadığında, eşit olmamamızı normalleştirdiğinde kadın cinayetlerine giden yolu döşüyor. Bu sistemde ayrıcalıklarıyla pay sahibi oluyor. Biz de Kadın Cinayetlerine Karşı Feministler Grubu olarak, kadınları öldüren katilleri ve onları koruyan düzeni açığa çıkarmak ve ortadan kaldırmak için mücadele edeceğiz. Bugün ve her gün. Yaşasın feminist mücadelemiz” denilerek, mücadele vurgusu yapıldı.
 
Katledilen kadınlar
 
Ayrıca açıklamada, katledilen bazı kadınların nasıl ve kim tarafından katledildiklerine dair şu örneklere yer verildi:
 
“*Mesut Issı: Doktor. İki çocuk babası. Bir buçuk sene önce kendisine boşanma davası açan Müzeyyen Boylu’yu Diyarbakır’da ateşli silahla katletti. Aile hekimliği yaparken ruh sağlığı yerinde olan Mesut Issı, karısını öldürdükten sonra duruşmalarda ruh sağlığının yerinde olmadığını ileri sürdü. İşlediği cinayetten sonra bindiği takside, şoförle muhabbet etmişti. Çocuklarını sevdiğini söyleyerek velayetlerini almaya çalışan Mesut Issı, 2018’de çocukları kaçırdı, 2019’da da Müzeyyen Boylu’yu çocuklarının gözü önünde öldürdü.
 
* Ali Yılmaz: Komiser. Bir çocuk babası. 15 Şubat 2024’te, Edirne’de, kendisinden 2 yıl önce boşanan Sevda Kuş’u kızının gözü önünde öldürdü. Boşanmış oldukları iki yıl boyunca Sevda’yı tehdit eden ve hakkında davalar bulunan Ali Yılmaz, ifadesinde cinayeti işlerken ‘kıskançlık nedeniyle şok etkisinde olduğunu’ söyledi. Ali Yılmaz akıl sağlığının yerinde olmadığını söyleyerek birden fazla kez rapor başvurusunda bulundu. Davası hala devam ediyor.
 
*Yaşar Subaşı: İmam. Bir çocuk babası. Bir gün eve gelip karısı Güler Subaşı’nın bileziklerini istedi. Sırf kocası olduğu için, kendinde bunu hak gördü. Vermediğinde ise onu, oturdukları binanın beşinci katının asansör boşluğundan aşağı atarak öldürdü. Yöneticisi olduğu binanın kamera kayıtlarını silip, bilezikleri bozdurmaya gitti.
 
*Cemal Metin Avcı: Turizm işletmecisi, evli ve bir çocuk babası. Muğla merkezde bir barın ve sanayi bölgesinde bir dükkânın sahibi. Cemal Metin Avcı, 16 Temmuz 2020’de 27 yaşındaki Pınar Gültekin'i, bayıltıp boğarak ve yakarak öldürdü. Ailesiyle birlikte delilleri kararttı. İlk ifadesinde kıskançlıktan öldürdüğünü söylemişti ancak dava sürecinde savunmaları değişti. Söyledikleri hiçbir zaman kanıtlanamadı. Cemal Metin Avcı önce ağırlaştırılmış müebbet aldı, sonra cezası ‘haksız tahrik’ indirimiyle 23 yıla indirildi. Delillerin karartılmasına yardım eden aile üyeleriyse kanıtlara rağmen beraat etti.”
 
Açıklama, alkış ve sloganlarla son buldu.