Ankara Gar Katliamı davası: 5 DAİŞ'li sanık Suriye’de

  • 17:52 24 Aralık 2024
  • Hukuk
ANKARA - 10 Ekim Ankara Katliamı Davası’nda firari 5 failin Suriye’de olduğunun resmi kayıtlarla görüldüğünü söyleyen avukatlar, iadelerinin istenmesini talep etti. 
 
Barış Mitingi için 10 Ekim 2015'te Ankara Tren Garı önünde DAİŞ tarafından düzenlenen bombalı saldırı sonucu 103 kişinin hayatını kaybettiği olayla ilgili açılan davanın 2’nci tefrik dosyasının ilk duruşması Ankara 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi Merdin Milletvekili Kamuran Tanhan, Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, 10 Ekim Katliamı'nda hayatını kaybedenlerin aileleri, demokratik kitle örgütleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Duruşmanın başında Dîlok Barosu avukatları, "Biz bu davanın tarafıyız" diyerek duruşmaya müdahil olma talebinde bulundu.
 
‘İnsanlığa karşı işlenen suç olarak açılmalıydı iddianame’
 
Duruşmada ilk olarak söz alan Avukat Senem Doğanoğlu, "Bu duruşma 16 gün önce yapılsaydı başka taleplerimiz olacaktır. Musul Komutanı bugün Suriye'de defacto lideri olarak önümüze çıkıyor. Daimi arama kararı verdi savcılık. Kararı almasının bir anlamı var çünkü mahkemeniz insanlığa karşı suçtan beraat verdi. Dosya hala bize açık değil daimi arama kararı verilmesine rağmen. Emniyetin seçtiği kadar biz X ve Y’den haberdarız. X ve Y'lerin tespitini istedik. X ve Y'ler tespit edilsin denildi. 2021'den sonra bize kapatılan dosya da bizden ne saklandığı konusu önemli.10 Ekim Katliamını insanlığa karşı suç olarak görmediği için Ebu Zeynep ile ilgili sadece örgüt üyeliğinden karar alındı. Katliamın emrini veren Ebu Zeynep 5 yıl sonra yargılanamayacak. Talebimiz daimi arama kararına esas olan evrakların yıllar sonra ortaya çıkmayacak şekilde dosyaya konulmasını istiyoruz. Gelinen nokta da iddianamenin insanlığa karşı suçtan düzenlenmesi gerekiyor" dedi.
 
‘Katliamı unutturmak istiyorlar’
 
Ardından savunma yapan avukat İlke Işık ise, 10 Ekim davasının insanların hafızasından silinmek istediğine vurgu yaparak, son süreçte yaşanan siyasal gelişmelerden dosya ve kapsamının da değerlendirilemeyeceğini dile getirdi. İlke Işık, "Son süreçte IŞİD korkusu tüm ülkede yaşanmakta. IŞİD ile ilgili konuşulduğu bir süreçteyiz. Bu dosya ülkedeki en önemli IŞİD davalarından birisidir. Başka dosyalardan IŞİD üyeleri tahliye ediliyor. 36 sanık yargılandı 19'u tutukluydu. 16 firari sanık var o bu davada. Siz bu dava unutulsun istiyorsunuz. Temmuz'da o yüzden büyük bir acele ile karar verdiniz. Önemsiz bir dosya gibi bu dosyayı kapatırım sanıyorsunuz ama yanılıyorsunuz. Bu 16 sanık alelade sanıklar değil, bunlar önemli IŞİD üyeleri. Bütün dünya IŞİD'i konuşurken yeniden adımlar atmanız, yeni çalışmalar yapılması gerektiği çok açık. Bütün sanıklar hakkında güncel konumlarına ilişkin, son durumlarının bilinmesi hakkında MİT Başkanlığı'na müzekkere yazılmasını istiyoruz. 5 sanığın Suriye'de olduğunu resmi kayıtlar ile görmüş oluyor. Bayram Yıldızın Irak'ta olduğunu biliyoruz. İadelerine ilişkin taleplerde bulunacağız. Diplomatik ilişkiler Suriye ile başladı. O yüzden sanıkların iade işlerine ilişkin sürecin bir an önce başlatılmasını talep ediyoruz. Sanıkların eşlerinin de tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz” diye belirtti.
 
Mahkeme heyeti talepleri reddetti
 
Mahkeme heyeti Dîlok Barosunun müdahillik ve tanık Erol Sayanoğlu’nun dinlenmesi taleplerini sonraki celsede değerlendirmek üzere incelemeye almasını kabul ederken; daimi arama soruşturmasında gizlilik kararı olup olunmadığının sorulmasını, HTS kayıtlarını adı geçen şahısların fiili kullanma taleplerinin sorulmasına ilişkin bir sonraki celsede incelemeye almasını, Mustafa Demir adlı fail hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç ihbarına bulunulmasını, yeri bilinen faillerin iade işlemlerine ilişkin Adalet Bakanlığına sorulmasını ve yakalama kararlarının devamını, bunun dışındaki talepleri ise ayrı ayrı reddetti. 
 
Duruşma 17 Haziran tarihi saat 10.00’a ertelendi.
 
Duruşma sonrası açıklama
 
Duruşması sonrası Ankara Adliyesi önünde bir araya gelen kitle, basın açıklması yaptı. Açıklada, kitle “10 Ekim’i unutma unutturma” sloganı atarak davanın takipçisi olacaklarını vurguladı. Duruşmaya dair söz alan 10 Ekim Barış Derneği Başkanı Mehtap Sakinci, aradan geçen 10 yıllık süre zarfında dosyanın gidişatında elle tutulur bir gelişme kaydedemediklerini belirterek şunları söyledi: “Boş sanık sandalyelerin olduğu ve bu esas üzerinden görülen duruşmalar sinir uçlarımıza dokunuyor. Gerçek adalet gelinceye kadar biz bu sürecin takipçisi olacağız daha yolun başındayız. Kamusal sorumluluğu olan herkes yargılanıncaya kadar, bu sürece katkı sunan herkes yargılanıncaya kadar bu mücadeleden vazgeçmiyoruz hiçbir provokasyonun da bizim karşımızda bir hükmü yoktur.”