Tülay Hatimoğulları: Çalınacak kapı İmralı’dır

  • 16:20 28 Mart 2024
  • Siyaset
 
ŞIRNEX - DEM Parti Silopiya final mitinginde konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları,“Barış ve diyaloğu milyonlarca Kürt talep ediyor. Kapı çalacaksanız o kapı İmralı kapısıdır” dedi.
 
Şirnex’ın Silopiya (Silopi) ilçesinde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Parti’sinin (DEM Parti) yaptığı Botan final mitingi sabahın erken saatlerinde büyük bir coşkuyla başladı. Mitinge DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Şirnex milletvekilleri, DEM Parti Belediye eşbaşkan adayları, Barış Anneleri Meclisi, Tevgere Jinên Azad (TJA) aktivistleri ile binlerce Şirnexli katıldı. Kontrol gerekçesiyle miting alanı önünde bekletilen yurttaşlar, uzun süre davul ve zurna eşliğinde halaya durdu. Polisler, sarı, kırmızı ve yeşil renkli kıyafetleri giyenlerin ve taşıyanların alana girişini engellemeye çalıştı. Mitinge gelenler bu duruma “Direne direne kazanacağız” sloganıyla tepki gösterdi. Miting alanından sık sık “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganları yükseldi. Miting alanına tekerlekli sandalye ve bastonlarıyla gelen engelli ve yaşı ilerlemiş yurttaşlar ve kundaktaki bebekleriyle gelen kadınlar da dikkat çekti. Saatlerin ilerlemesiyle birlikte miting alanına 7’den 70’e on binlerce kişi akın etti. Alanda toplananlar her bir ağızdan Çerxa Şoreşê marşını okudu.
 
‘Önce işsiz bırakıyorlar sonra iş bulacağız diyorlar’
 
Mitingde ilk olarak konuşan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, seçimlere az bir zaman kaldığını hatırlatarak, “Ramazan kolisi adı altında bir şeyler dağıtıyorlar. Önce halkımızı işsiz bırakıyorlar daha sonra ‘sizin çocuklarınıza iş bulacağız’ diyorlar. Onlar bizlere sadece yoksulluk, inkâr, katletmeyi layık görüyorlar. 31 Mart’ta onlara cevap vereceğiz” dedi.
 
‘Amed’en gittikten sonra bilinmeyen dil diyorlar’
 
Botan halkının kandırılamayacağına vurgu yapan Ayşegül, “22 yıldır iktidarlar. Onlardan önce de çok gelip gitti. Onurlu bir duruşla bizlere yaklaşmayanlar gidecek, bizler kalacağız. Amed’e gelip ‘ser seran, ser çawan’ diyenlere karşı uyanık olun. Çünkü onlar Amed’den gittikten sonra dilimize bilinmeyen bir dil diyorlar. Onun için bizlerin de bunlara karşı birliğimizi sağlamamız ve ittifakımızı kurmamız lazım” diye konuştu.
 
‘Onları asla unutmadık unutmayacağız’
 
Ardından konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları “Değerli Silopi halkı sizlerin huzurunda bir kez daha Seveleri, Pakizeleri, Fatmaları, Taybet Anaları, Roboski’de katledilen 33 canımızı saygıyla, minnetle anıyorum. Onları asla unutmadık ve unutmayacağız” dedi.
 
‘Belediyecilik anlayışımızı en iyi Silopi biliyor’
 
Silopiya Belediyesi Eşbaşkanlarının yürüttüğü belediyeciliğe değinen Tülay, sözlerine şöyle devam etti: “Değerli Belediye Eşbaşkanlarımız Adalet Fidan ve Süleyman Şavluk yürüttükleri çalışmada DEM Parti olarak bizlerin belediyecilik anlayışını, en iyi Silopi halkı biliyor. Buradan bütün Türkiye ve saraydakiler de duysun diye bizlerin belediyecilik anlayışını Silopi üzerinden bir kez hatırlatmak istiyorum. Bakın DEM Parti Belediyesi şunları yaptı; aylık su ücretini haneler için 9 TL’ye sabitledi. Şehir içi ulaşım öğrenciler için 25 kuruş kadınlar için 50 kuruş. İnanın Türkiye’nin hiçbir yerinde yok. O saraydan çıkan belediyecilik anlayışında çalmak var, çırpmak var, yolsuzluk var ve hırsızlık var. Öğrencilere ve kadınlara neredeyse bedava olan yol ücreti yoktur. Ben bir Hataylı olarak bir depremzede olarak Silopi Belediyesi’nin yardımlarımıza nasıl geldiğini, Antakya’da kurduğu aş evini, Defne’de kurduğu aş evini biliyorum. Ve ben oradaki yurttaşlarımız adına, bütün depremzedeler adına saray kılını kıpırdatmıyordu, bizleri ölüme terk etmişken enkaz altında, oralara gelip bizlere destek olan siz Silopi halkına ve belediyesine binlerce kez teşekkür ediyorum” diye belirtti. 
 
 ‘Şırnak halkı, hırsızlara ders vermeye hazır mı?’
 
Kurdistan’ın dört bir yanında AKP’nin bitmeyen oyunlarının devam ettiğine işaret eden Tülay, “AKP’nin hileyle, hurdayla seçim kazanma faaliyetleri devam ediyor. Ama bizler bu kez hırsızların hepsini suçüstü yakalayacağız. Şırnak merkez başta olmak üzere, Şırnak’ın birçok belediyesine bunların kayyım seçmen götürdüklerini biliyoruz. Bu kayyım seçmenlerin çoğu asker ve polisten oluşuyor. Bunları boşa düşürmenin iki yolu var. Birinci yolu bize hiç oy vermemiş değerli ailelerimizi tek tek ziyaret etmek ve onların neden DEM Parti’ye bu dönem oy vermeleri gerektiğini anlatmak. İkincisi ise, oyu Silopi'de, Cizre'de olan, Şırnak da ya da herhangi bir belediyede, belediye için oy kullanacak olduğu halde şehir dışında olmak zorunda kalan işçi kardeşlerimiz, öğrenci kardeşlerimizi sandıklara taşımaktan geçer. Seferberlik ruhuyla biz bu seçimlerde elbette bütün belediyelerimizi burada alabiliriz. Onurlu Silopi halkı, onurlu Şırnak halkı, bu saray hırsızlarına sandıkta ders vermeye hazır mıyız hep beraber” diye sordu. 
 
 ‘Bu zalimleri sandığa gömecek miyiz?’
 
Gençlere seslenen Tülay, “Sevgili gençler, Kürt halkının ve bütün halkların umudu sizsiniz. Sandık hırsızlarına, AKP’nin yalan dolan hilelerine karşı bizler örgütlenerek, sandık güvenliğini maksimum düzeyde sağlamalıyız. Kürt halkının iradesini tanımayarak atadığı kaymakam ve valilerle bizleri yönetmeye kalkarak en büyük hırsızlığı zaten yapıyor. Aynı zamanda belediyelerin kasalarını boşalttılar, aynı zamanda hizmet yapmamakta ısrar ettiler. Bizler bu anlayışı, bu kayyımcı zihniyeti, bu zalimleri sandığa gömecek miyiz” dedi.  
 
Sınır tanımayan Kürt düşmanlığı 
 
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Amed’de yaptığı konuşmaya değinen Tülay, “Seçim propagandası olarak Amed’e gitmiş, Irak’ta yaptıkları savaş zirvesini anlatıyor. Kürt halkını nasıl katledeceklerini anlatıyor, sınır ötesi operasyonları anlatıyor ve Kürde diyor ki; ben sana savaş vaat ediyorum ama sen bana oy vermiyorsun. Bu derece aklını yitirmiş. Bunlarda sınır tanımayan Kürt düşmanlığı had safhada devam ediyor. Sınıra sıfır bir noktadayız. Bir kez daha diyoruz ki savaşa geçit vermeyeceğiz. Bizler onurlu bir barış için mücadele ettik. Kürt halkı da onurlu bir barış için mücadele ediyor” dedi. 
 
‘DEM Parti herkesin partisidir’
 
“‘DEM Parti halkın iradesine ipotek koyuyormuş” diyen AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Hadi oradan Erdoğan” diye seslenen Tülay, sözlerini şöyle sürdürdü: “DEM Parti şu güzelim ağacıyla, köklerini Anadolu ve Mezopotamya topraklarından devrimcilerin, yurtseverlerin mücadelesinden almış bir partidir. DEM Parti kendi rengiyle her halkın temsil edildiği bir partidir. DEM Parti Kürdün, Türk’ün, Arap’ın, Lazın, Çerkezin partisidir. Bizler kimsenin iradesine ipotek koymayız. Biz de adalet özgürlük ve eşitlik var. Ama AKP’de tek adam rejimi var. Milyonlarca Kürt’ün iradesine kayyım atamak ipotek değil de nedir? Kobani kumpas davasında arkadaşlarımızı yargılamak, siyasi iradeye ipotek değil de nedir? Buradan bu davada yargılanan ve şimdi Ankara Büyükşehir Belediye Eş Başkan Adayımız olan sevgili Gültan Kışanak’a, Figen Yüksekdağ’a, Sabahat Tuncel’e, Ayla Akat’a ve sevgili Selahattin Demirtaş’a selam ve sevgilerimizi gönderiyorum. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebini görmezden gelmek, İmralı tecridini sürdürmek, halkın iradesine ipotek koymak değil de nedir Erdoğan? Buradan tecrit kalksın diyoruz hep beraber” diye konuştu. 
 
 JİTEM ittifakı 
 
Tülay, “Birçok devrimcinin ve yurtseverin kanına giren, yargısız infazlar ile onları katledenler ve şimdi JİTEM ittifakı kurmuş olan AKP-MHP ittifakı, Kürdistan belediyelerini nasıl alırız diye bakanlar, hırsızlar halkın iradesine ipotek koymuyor da ne yapıyorlar? Eşbaşkanlık sistemimize saldıranlar, kadınların katledilmesine göz yumanlar, yasaları onlar için açanlar, İstanbul Sözleşmesini lağvedenler, ipotek koymuyor da ne yapıyor? Başta Kürdistan olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında 50 milyona yakın insan açlık ve yoksulluk sınırında yaşıyor. Halk aç ve susuz. Erdoğan, sen halkın ekmeğine ipotek koydun ve bu halk adil bir ekonomi için mücadele etmeye devam edecek. Erdoğan, seni sandıklara gömecek” diye konuştu.
 
Devam eden açlık grevlerine dikkat çeken Tülay, “Cezaevinde açlık grevinde bulunan siyasi rehinelere, Adalet Nöbeti’ndeki analarımıza, buradan taleplerine hep beraber ortak olduğumuzu, tecridin ortadan kaldırılmasını ve Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesini istediğimizi bir kez daha belirtiyoruz” dedi. 
 
‘Çalınacak kapı İmralı’dır’
 
Savaş için bakanların kapı kapı gezdiğini hatırlatan Tülay, “Birçok bakanını savaş zirveleri için gönderen, Rojava’ya, Irak Kürdistan’ına müdahale etmeye çalışanlara bunu asla kabul etmeyeceğimizi belirtiyoruz. Kapı kapı savaş için dolaşacağınıza sizler İmralı kapısını açın barış ve diyaloğun yolu oradan geçer. Barış ve diyaloğu milyonlarca Kürt talep ediyor. Kapı çalacaksanız o kapı İmralı kapısıdır. Savaş biterse silaha, tanka topa, SİHA’ya, İHA’ya verilen paralarla Silopi’de, Kürdistan’da, Çukurova’da, Karadeniz’de yüzlerce hastane, yüzlerce fabrika yapılabilir. Türkiye halklarının ihtiyacı savaş ve çatışma değil, barış, yatırım ve kalkınmadır” ifadelerini kullandı.  
 
 Konuşmaların ardından sanatçılar Xecê ve Arhat sahne aldı. Halk, sanatçıların seslendirdiği şarkılarla halaya durdu.