KCDP korona günlerinde alınması gereken önlemlere dikkat çekti

  • 14:50 1 Nisan 2020
  • Şiddet Çetelesi
İSTANBUL - KCDP, 2020 Mart ayı kadına yönelik şiddet raporunda, koronavirüs salgını nedeniyle şiddet gördükleri evlerde kalmak zorunda bırakılan kadınlar için ayrı önlemlerin alınmasının zorunluluğuna dikkat çekti.
 
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), 2020 Mart ayı kadına yönelik şiddet raporunu açıkladı. Basına yansıyan ve kendilerine doğrudan gelen başvurular üzerinden hazırlanan raporda, koronavirüs (Covid-19) nedeniyle şiddete maruz kaldıkları evlerde kalmak zorunda bırakılan kadınlar için ayrı önlemlerin alınmasının zorunluluğuna işaret edildi.
 
‘Kadınlar için ayrı önlemlerin alınması hayati önem taşıyor’
 
KCDP tarafından yapılan açıklamada, koronavirüs nedeniyle şiddet gördükleri evlerde kalmak zorunda bırakılan kadınlar için ayrı önlemlerin alınması gerektiği vurgulanarak, "Olağanüstü koşullara, olağanüstü önlemler alınıyor. Ancak herkesin bir önlem olarak evde kalması gereken bu süreçte, bu koşullar kadınlar için ayrı zorluklar ortaya çıkarıyor. Kadınlar en çok şiddet gördükleri evlerde kalmak zorunda. O nedenle günümüz koşullarda, kadınlar için ayrı önlemlerin alınması hayati önem taşıyor” değerlendirmesi yapıldı.
 
‘Koronavirüs günlerinde kadın cinayetleri görünmez kılınıyor’
 
KCDP raporuna göre, evden çıkmama çağrılarının yapıldığı 11 Mart’tan, 31 Mart’a geçen 20 günlük süreçte 21 kadın katledildi. Raporda, “23 kadının hangi bahaneyle öldürüldüğünün tespit edilememesi, koronavirüs günlerinde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin görünmez kılınmasının bir sonucudur. Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor” denildi.
 
‘Önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet sürmeye devam edecek’
 
KCDP'nin açıkladığı rakamlara göre Mart ayında katledilen 9 kadının kim tarafından katledildiği tespit edilmedi. “Evde kal” çağrılarının yapıldığı 11 Mart’tan 31 Mart’a geçen 20 günlük süreçte 21 kadın katledildi. Raporda, adil yargılama yapılmayıp şüpheli, failler caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddetin boyut değiştirerek sürmeye devam ettiğine dikkat çekildi.
 
Kadınlar kimler tarafından katledildi?
 
Kadınların yine en yakınları tarafından katledildiği vurgulanan rapora göre, Mart ayında katledilen 29 kadından 4’ünün kim tarafından katledildiği tespit edilemedi. Katledilen kadınlardan 9’u evli oldukları erkek, 5’i birlikte oldukları erkek, 4’ü tanıdık/akraba, 2’si daha önce evli olduğu erkek, 2’si oğlu, 1’i babası, 1’i daha önce birlikte olduğu erkek, 1’i ise kardeşi tarafından katledildi.
 
TÜİK’in açıkladığı verilerde kullandığı ifadelere tepki
 
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bu ayki verilerini açıklarken kullandığı dile de tepki gösterilen raporda, “Ev işleriyle meşgul kadınların sayısı bir önceki yıla göre 382 bin daha azaldı. Böylece işgücü dahi sayılmayan kadınların sayısı Kasım 2019'da 11 milyon 359 bine düştü” ifadesinin kadın işsizliğinin gerçek boyutunu örtmeye dönük olduğuna vurgu yapıldı. Raporda, “Biz biliyoruz ki, çalışma hayatına alınmayan ya da istihdamdan uzaklaştırılan kadınlar toplumda oluşan toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık, şiddet ve kadın cinayetleri tehlikelerine karşı daha korunmasız hale gelmektedir. Ulaşılabilen veriye göre kadınların 8’i bir işyerinde çalışıyor ve 21 kadının çalışma durumu bilinememektedir” denildi.
 
Türkiye özgürlüklerin en çok gerilediği ikinci ülke
 
Düşünce kuruluşu Freedom House’un hazırladığı “Dünyada Özgürlükler 2020” raporuna göre Türkiye’nin son 10 yılda dünya genelinde özgürlüklerin en çok gerilediği ikinci ülke olduğuna yer verilen raporda, televizyonda yayınlanan bir programda konuşan Ali Rıza Demircan isimli kişinin “koronavirüsün nedeninin evlilik dışı ilişki ve eşcinsellik” olduğu iddialarına ve TRT EBA TV’nin kadın düşmanı ve cinsiyetçi tartışmalara neden olan programlarına da tepki gösterildi.
 
‘En güçlü sloganlar İstanbul Sözleşmesi ve 6284 kanunu için’
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bir televizyon kanalında yaptığı konuşmada “Artık ters kelepçe yapmayacağız” ifadelerini kullanması üzerinden birkaç gün geçmeden, kadınların 8 Mart’ta İstanbul Taksim’de yapmak istediği gece yürüyüşüne dönük polis saldırısının anımsatıldığı raporda, buna rağmen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadınların sokakları, caddeleri, meydanları boş bırakmadıkları, en güçlü sloganların “6284 koruma kanunu ve İstanbul Sözleşmesi’nin etkin bir şekilde uygulanması için atıldığı” kaydedildi.