KCDK-E Eşbaşkanı: Çözümün demokratik zemini İmralı’dır
- 09:01 1 Ocak 2025
- Güncel
Melek Avcı
ANKARA - Hamle kapsamında “Tek gündemimiz tecrit ve özgürlüktür” diyen KCKD-E Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, Kürt sorununun çözülebileceği demokratik zeminin İmralı Adası olduğunu vurgulayarak, 11 Ocak’ta Paris’te Sakine Cansızları anarken Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü haykıracaklarını belirtti.
10 Ekim 2023 tarihinde Kürt halkının dostları tarafından başlatılan “PKK Lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” kampanyası sürüyor. Türkiye’de AKP-MHP tarafından bu süreçte tecridin varlığı kabul edilirken siyasi zeminde görüşmeler ise İmralı ile henüz başlatılmış değil ve tecrit PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın belirttiği gibi devam ediyor. Yanı sıra Avrupa’da ve dünyanın birçok yerine ulaşan hamle fiziki özgürlük sonucuna ulaşana dek kararlılıkla yürütülüyor.
JINNEWS’e değerlendirmelerde bulunan Avrupa Kürdistanlı Demokratik Toplumlar Kongresi (KCDK-E), Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt, hem süreci hem de önümüzdeki takvimi açıkladı.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın düşüncelerinin tecritte olmaması gerektiğine inanan kesimlerin ve tüm Kürt dostlarının bu hamleyi büyüttüğünü söyleyen Zübeyde Zümrüt, küresel bir sahiplenmenin doğduğunu belirtti. Zübeyde Zümrüt, “Küresel olarak gündemleşme olduğu için Türkiye devleti çok ciddi sıkıştı. Bahçeli’nin yaptığı tam da bu sıkışmanın sonucudur. Elbette senin kapının önünde yaşanan bir sorun varsa halklarla bir araya gelip onu çözmek zorundasın. İktidar şu anda AKP ve onun küçük ortağı da MHP’dir. Bahçeli’nin kalkıp Meclis’te uzattığı ‘barış eli’ tamam havada kalmamalı ki biz Kürtler olarak hep barış elini uzattık. Yürüttüğümüz mücadele demokrasi ve barış mücadelesidir. Kendi iç barışımızı sağlamak, kimliğimizle, dilimizle, kültürümüzle birlikte yaşama mücadelesidir. Önemlidir ama bir elini barış için uzatacaksın diğeriyle sopa tutacaksın, böyle olmaz. Önce samimi olacaksınız. Orada yapılan operasyonların, sessiz soykırımları durduracaksınız. Açıklamanın yapıldığı ertesi gün kayyım atarsanız artık Kürt halkına, barıştan yana olan hiçbir halka inandırıcı gelmiyor” sözlerini kullandı.
‘Devlet Orta Doğu sorununu Sayın Öcalan’ın çözeceğini biliyor’
Barışın temel altyapısını örme biçiminin bu olmadığını belirten Zübeyde Zümrüt, yapılan açıklamaların arkasında durmak gerektiğini vurguladı. Zübeyde Zümrüt, “Şuanda iktidar ve onun küçük ortağında istikrarsızlık vardır. Meclis’te Sayın Öcalan’a çağrı yapıyorlar, ‘gelin PKK’yi tasfiye edin’ diye. Bu halk tasfiyelere izin vermez. 50 yıllık mücadele ağır bedeller ödedi ve bu halk 100 yıl önceki halk değil. Yöntem bu değil, ne Erdoğan ne Bahçeli samimi değil. Bu bir devlet aklıdır. Devlet aklı Kürt sorunun çözmek istiyorsa, anahtarın İmralı’da olduğunu devlette çok iyi biliyor. Devlet Kürt meselesinin Orta Doğu’daki sorunla bağlantılı olduğunu, bunu yalnızca Sayın Öcalan’ın çözeceğini de çok iyi biliyor. Ama şuanda Türkiye’deki devlet aklı Kürt ve halklar meselesini çözmek istemiyor çünkü kendi varlığını bir halkın üzerinden tarih boyunca var etmeye çalıştı. O nedenle Sayın Öcalan’a çağrı yapmak tecridi kabul etmek demektir. Elbette bir görüşme olur ama bu görüşmenin sonucu değişimle, mücadeleyle, oluşturulan kamuoyuyla olur” diye konuştu.
‘Koşullar oluşsun bir araya gelelim’
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın gönderdiği mesajı hatırlatan Zübeyde Zümrüt, tecridin bilinçli olarak yürütüldüğüne değindi. Zübeyde Zümrüt şu ifadeleri kullandı: “Bir kamuoyu oluştu ve devlet sıkıştı. Devlet kendine yeni bir gündem oluşturdu. Nedir bu; çözüm süreci. Çözüm sürecinin yöntemi bu değil. Aile görüşü en temel ve toplumsal bir haktır. Görüşme hakkını engelleyen bir Türkiye’den bahsediyoruz. Avukat görüşmesini engelleyen bir AKP-MHP zihniyetinden bahsediyoruz. İmralı kapılarını açın Sayın Öcalan’ı özgürleştirin, gelin koşullar oluşsun bir araya gelelim. Zaten yapılan görüşmede Sayın Öcalan şunu dedi, tek cümle ‘tecrit devam ediyor.’ Bu tecrit devam ediyor, bu derinleşen tecridin bilinçli olduğunu biliyoruz. Bir yandan çözüm diyeceksiniz bir yandan disiplin cezalarıyla görüş yasakları vereceksiniz bu bir çözüm değildir. Bahçeli kendine bir gündem oluşturdu ama biz buna rağmen hazır olduğumuz söyledik.
Tecrit kalkmadan Ortadoğu sorunu da çözülmeyecek
Önderlik şu mesajı da veriyor, ‘hem teorik olarak hem pratik olarak böyle bir güce sahibim, ama bunun zeminin oluşturulması gerekir.’ Bu zemin oluşturulmadan Kürt meselesi çözülmez. Kürt sorununun çözülmesi için İmralı Adası’nın kapıları açılmalıdır. Tecrit kalkmadan Orta Doğu sorunu da çözülmeyecek, Türkiye içinde bulunduğu kriz ve kaostan çıkamayacak ve bunun faturası yine halklara kesilecek. Kimsenin iktidarı ve çıkarı için halkları kurban edecek bir lüksümüz yok. Rojava’ya dönük saldırıların da kime karşı olduğunu biliyoruz; Önder Apo’nun paradigmasına yapılan bir saldırıdır. Rojava bizim 40-50 yıllık mirasımızdır, halkların mirasıdır ve bu köklü mirasa sahip çıkmak da tüm halklara görev ve sorumluluk düşüyor.”
‘Kapı açıldı mı demokratik zemin oluşur’
Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanana dek Avrupa’dan doğru hamleyi büyütmeye devam edeceklerini söyleyen Zübeyde Zümrüt, iki yıl içinde birçok eylem ve etkinliğin yapıldığını belirtti. Zübeyde Zümrüt, “Tek gündemimiz tecrit ve özgürlüktür. Kürt sorunun demokratik bir zeminde çözülmesi diyoruz ve demokratik zemin de İmralı Adası’nın kapısından geçer. İmralı Adası’nın kapısı açılmadığı sürece kimse bize demokratik zemin diyerek orayı burayı gösteremez. Çünkü biz bunu tarih boyunca yaşadık. Lozan’da yaşadık, 2010-2011, 2013 sürecinde Önder Apo ile yaptıkları görüşmelerde bizleri ne kadar oyaladıklarını gördük. Demokratik zemin onun için sadece İmralı Adası’yla görüşmek değil, demokratik zeminin altyapısı oluşturulmalıdır. Kapıyı açarsın ve demokratik zemin kendiliğinden oluşur. Tarihe yaymaya gerek yok” ifadelerini kullandı.
11 Ocak’ta Paris’te özgürlük talebi haykırılacak
“Kürtler için stratejinin kendisi de Önder Apo’ya özgürlük hamlesidir” diyen Zübeyde Zümrüt, bu kapsamda önlerinde plan ve programlar olduğunu söyledi. Zübeyde Zümrüt bu programlara ilişkin şunları söyledi: “Her yaptığımız eylem ve etkinliğin zemininde tecrit olacak demiştik. Aralık-Ocak ayı biz Kürtlere katliamları hatırlatan aylardır. 23 Aralık Evin Goyi’lerin yıldönümüydü, birçok anma yaptık ve merkezinde tecridin kırılması ve Önderliğin özgürlüğü vardı. Önümüzde birinci Paris Katliamı var; Sakine Cansız, Leyla Şahlemez, Fidan Doğan’ın katledildiği gün İmralı’da devlet Önderlikle masadaydı. Önderliğe verilen bir mesajdı ve sonraki görüşmesinde bunu ifade ediyor. Türkiye’nin MİT’i ve Fransa devleti buna sessiz kaldı, hala sessiz ve bunu ancak direniş aydınlatır. 9 Ocak’ı, hafta sonu olduğu için 11 Ocak’ta gerçekleştireceğiz. Avrupa’nın birçok ülkesinden Paris merkeze gelip on binler yürüyüşe katılıp, Paris’ten dünyaya mesaj verecek. Hem Önder Apo’nun özgürlüğü hem de katillerin yargılanması için mesajlar verilecek.”
26 gün 26 genç 26 yıllık tecride karşı yürüyecek
Devamında ise Şubat takvimini açıklayan Zübeyde Zümrüt şunları belirtti: “Önümüzde yine 15 Şubat var ve birçok eylem ve etkinlik var. Ama bu sene birçok kurumun temsilciliğinin olduğu Strazburg’a götüreceğiz on binleri. Üç koldan özgürlük yürüyüşü olacak. İki kol gençliğin yıllardır yaptığı geleneksel yürüyüşü olacak ama geçen yıl Paris’te 25 kişi 25 gün yürüyerek Önderliğin 25 yıllık tecridine atfedilmişti. Bu sene 26 gün 26 kişi yürüyecek. İnsanlar, Önder Apo’nun 26 yıllık tecridine bu yürüyüşü atfederek ve artık bunu kabul etmediği mesajını verecek. Paris’te 14’ün akşamı gece üç kolda buluşacak. Önemlidir bizim için, tüm toplumun gençliğin bu yürüyüşü etrafında kenetlenerek, gençliği karşılaması gerekir. 26 gün Önder Apo’nun özgürlüğü için yürüyecekler. Paris’in yapacağı planlama kamuoyuyla paylaşıldığında halkımız güzergahlarda 26 kişiyi bağrına basarak kitlesel karşılamalıdır. Önümüzdeki dönem hamle birçok eylem ve etkinliğimiz var. Şuna üzerine yoğunlaştığımız ise 11 Ocak ve halkımız kitlesel geçmesi için katılım sağlamalıdır.”