‘Tokat Cezaevi’nde avukat görüşünde kayıt alınıyor’

  • 14:33 29 Mart 2024
  • Güncel
TOKAT - ÖHD Riha Şubesi’nin, Tokat Cezaevi’ne dair hazırladığı hak ihlalleri raporunda hukuka aykırı olarak avukat görüş kabininde ses ve görüntü kaydı alındığı belirtildi.
 
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha Şubesi, Tokat T Tipi Cezaevi Hak İhlalleri Raporu’nu yazılı bir açıklamayla kamuoyu ile paylaştı. Raporda cezaevinin genel sorunları ve tutsakların maruz kaldığı hak ihlallerinin tespitine yer verildi. Raporun hazırlanma amacı ise cezaevinde yaşanan genel hak ihlallerinin kamuoyuna aktarılması olarak kaydedildi. Raporun, tutsaklar M.S., H.D. S.O., M.A. ile yüz yüze görüşmeler sonucu hazırlandığı bilgisine de yer verildi. 
 
‘Açlık grevinde olanlara şeker, tuz ve limon verilmiyor’
 
Raporda yer alan bazı hak ihlalleri şu şekilde: “Ağız içi aramanın dayatılmasında dolayı mahpusların hastaneye erişemediği aktarılmıştır. M.T’nin ağız içi aramayı kabul etmediği için 1 aylık görüş yasağı aldığı aktarılmıştır. Sosyal aktivitelerin erişimin zorlaştırıldığı aktarılmıştır. Yatakların hijyenin ve sağlıklı olmadığı aktarılmıştır. Açlık grevi sırasında sağlık kontrollerinin düzenli yapıldığı aktarılmıştır. Açlık grevi sonrasında sağlık hakkına erişimin zorlaştırıldığı belirtilmiştir. Açlık grevinden dolayı disiplin cezalarının yaygın olduğu aktarılmıştır. Açlık grevi sırasında şeker, tuz ve limonun yeterli düzeyde verilmediği aktarılmıştır. Mahpus başı 5 kitap sınırı olduğunda yeteri düzeyde kitaplara erişimde zorlandığı aktarılmıştır. Mahpusların mektuplarına örgütsel faaliyet olduğu gerekçesiyle karalanarak gönderildiği aktarılmıştır. Y.S’nin bu konudan dolayı disiplin cezası aldığı belirtilmiştir. Mektupların geç verildiği aktarılmıştır. Kürtçe yayınlara erişemediklerini aktarmışlardır. İdareye yapılan başvurularda da sonuç alınamadığı aktarılmıştır.Haberleşme hakkı kapsamında TV kanalları ve belli başlı yayınlara erişimin zor olduğu aktarılmıştır. Çıplak arama dayatması olduğu aktarılmıştır. 3-6 ay aralığında iç sürgünler yapıldığı belirtilmiştir. İç sürgünler esnasında eşyaların detaylı olarak kontrol edildiği aktarılmıştır. Koğuş içi aramalar sırasında eşyaların tahrip edildiği aktarılmıştır. Revire gidişlerde problem olmadığı aktarılmıştır. Görüş odalarında ses ve görüntü alındığı gözlemlenmedi. Mahpuslar ses ve görüntü alınmasına ilişkin kararın kendilerine tebliği edilmediğini aktardı. İdare ve Gözlem Kurulu’nun katı tavrı ile mahpusların tahliyesi sürekli bir şekilde ertelenerek, pişmanlık dayatıldığı aktarılmıştır.” 
 
Hasta tutsaklar 
 
Cezaevinde hasta tutsakların olduğu belirtilen raporun devamında, şu bilgiler yer aldı: “R.A. mide kanseri, H.D. Behçet Hastası, S.O. Akut Gastrit ve Kronik Hepatit B hastası ve A.D’nin kolon kanseri olduğu belirtilmiştir. Mahpuslar hastane sevki konusunda sorunlar olduğunu aktarmıştır. Hasta mahpusların hastalığına uygun beslenmeye erişemediği aktarılmıştır. İnfaz ertelemelerinin mevcut olduğu aktarılmıştır. İdare ve Gözlem Kurulu’nun katı tavrı ile mahpusların tahliyesi sürekli bir şekilde ertelenmekte, 30 yıllık mahpuslar bile tahliye edilmediğini aktarmıştır. M.S., M.Ş.K. ve A.D. infazlarının yakıldığını belirtmiştir. Avukat görüşme odalarında görüntü ve ses kaydının alındığı gözlemlenmiştir. Mahpusları ses ve görüntü alınmasına ilişkin kararının kendilerine tebliğ edilmediğini belirtmiştir.” 
 
‘İhlaller son bulmalı’
 
Raporun sonuç kısmında insan hakları ihlallerinin meşrulaştırıcı ve hukuka aykırı davranmanın bir mazereti olamayacağının altı çizilerek, “Kamu görevlileri insan haklarına saygılı kalarak, hukuka uygun bir şekilde görev yapmak zorundadır. Cezaevi idaresi iyi, şeffaf, demokratik ve insan haklarına dayalı bir yönetimle sorunları çözme odaklı yaklaşım geliştirmelidir Cezaevi idaresi, Anayasa ve kanunlarda kendisine yüklenen yükümlülüklerini ve sorumluluklarını yerine getirmeli, mahpuslara yönelik uygulanan hak ihlallerine son vermelidir” diye belirtildi.