
Halk buluşmalarına katılanlar: Tek derdimiz barış
- 09:02 7 Ağustos 2025
- Güncel
AGIRÎ - Avkevir’de gerçekleştirilen halk buluşmasına katılan kadınlar, “Savaşın, kavganın, silahların olmayacağı bir barış olsun. Anadilimizin serbest olsun” çağrısında bulundu.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı ile başlayan süreç yeni gelişmelerle devam ediyor. Tarihi çağrının ardından peş peşe atılan tarihi adımların yansımaları ise etkisini sürdürüyor. Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısı üzerine PKK, 1 Mart’ta yaptığı açıklama ile ilk adımı atarak ateşkes ilan ettiğini duyurdu. Ardından 5-7 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirdiği 12’nci Kongre ile kendisini feshederek, 12 Mayıs’ta fesih kararını tüm kamuoyuyla paylaştı. Sürece ivme kazandıran en önemli gelişme ise 9 Temmuz’da Abdullah Öcalan’ın 26 yıldır tutulduğu İmralı Ada Hapishanesi’nde ilk defa videosunun paylaşılmasıydı. Görüntünün paylaşılmasından iki gün sonra da Silêmanî’nin (Süleymaniye) Şikefta Casenê bölgesinde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat öncülüğünde, 30 kişilik “Barış ve Demokratik Toplum Grubu” gerillaları silahlarını yakarak imha etti. Silah yakma töreninin üzerinden geçen zaman diliminde ise barış ve demokratik toplumun inşasına yönelik çalışmalar sürüyor.
Yaşanan gelişmelerin ardından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) öncülüğünde “Demokratik Toplum Buluşmaları” kapsamında halk toplantıları gerçekleştiriliyor. Haftalardır süren halk buluşmaları, Türkiye ve Kürdistan’da kent kent mahalle mahalle devam ediyor.
Agirî’nin (Ağrı) Avkevir (Taşlıcay) ilçesinde gerçekleşen halk toplantısına katılan kadınlar, sürece dair değerlendirmelerde bulundu.
‘Savaşın, kavganın, silahların olmadığı bir barış olsun’
47 yıldır süren bir savaş olduğunu ve savaşta en çok kadınların ağladığını belirten Fatma Arslan, buna rağmen barışın sağlanmasını en çok talep edenin de kadınlar olduğunu ifade etti. Fatma Arslan, “Çocuğunun yolunu gözleyen kadın. İster asker annesi, ister gerilla annesi olsun bu barışı en çok isteyen kadındır. Bir Kürt kadını olarak eşit haklara sahip olmak istiyoruz. Diğer kitlelerin kadınlarıyla eşit haklara sahip olmak istiyoruz. Bu barış yolu sürecinde en çok talep ettiğimiz şey özgür olmaktır. Savaşın, kavganın, silahların olmadığı bir barış olsun. Kesinlikle silahların susması gerekiyor. Meclis’te, siyasi olarak kadınların kendilerini ifade edebilmesi gerekiyor. Benim için kadın özgürlüğü her şeyden önemli. Atılan adım gerçekleşirse, bu beklediğimiz süreç yerini bulur. Çünkü bu çok önemli bir adımdır. O kadar adım atıldı ama bu en son atılan adım, en güzel adımdır. Beklentimizi artıran bir adımdır. Hepimizin beklentisi o yönde, inşallah bu barış gerçekleşir” dedi.
‘Anadilimizin serbest olması gerekiyor’
Hülya Arslan, süreçte kadınların isteklerini şöyle dile getirdi: “Anneler ağlamasın. Hepimiz kardeşiz. Anadilimizin serbest olması gerekiyor. Doktorlara gittiğimizde Kürtçe konuşalım. Bazı annelerimiz Türkçe bilmiyor ve sağlık durumlarını doğru dürüst anlatamayabiliyorlar. Bu sebepten dolayı sağlıkları elden gidiyor. Hem Kürtçe hem Türkçe konuşulmalı ki anneler dertlerini anlatabilsin. Kadınlar için özgürlük ve serbestlik olsun. Eskisi gibi cehalet kalksın. Artık yeniçağda yaşamalıyız. Ben kendi anadilimde konuşmak istiyorum” şeklinde konuştu.
‘Kadınlar özgürlük istiyor’
Barış ve kadın haklarına işaret eden Kezban Budak ise, kadınların haklarının tam anlamıyla tanınması gerektiğini vurguladı. Kezban Budak, “Kadınlar istedikleri her yerde istediklerini konuşabilmeli. Bu coğrafyada çok kısıtlama var. Kadınlar özgürlük istiyor, özgürce konuşabilmek, yaşayabilmek istiyorlar. Kadınlar ve çocuklar için süreç hayırlısıyla sonuçlansın. Artık annelerin ağlamamasını istiyoruz. Çok canlar yandı, kardeşlerimiz bu yolda heba oldu. İsteriz ki kardeşlik ve barış olsun; güzelliklerle dolu bir ülke olalım istiyoruz. Kadın, barışın sembolüdür; çocuklarını yetiştiriyorlar” sözlerine yer verdi.
‘Tek derdimiz barış’
Kezban Budak, son olarak, “Sürecin içerisinde kadınların hep bir arada olması, birbirlerine süreci anlatmaları gerekiyor. Farklı bakış açısına sahip kadınlar var. Onlara da ulaşabildiğimiz kadar ulaşmalıyız. Ulaşamadıklarımıza da bir şekilde ulaşmalı, bu süreci, nasıl ilerlediğini ve nelerin gerektiğini anlatmalıyız. Bu süreci desteklemeliyiz. Biz Kürtler her zaman barışın peşindeydik ve her zaman da öyle olacağız. Tek derdimiz barış olsun, hiç kimsenin canı yanmasın” diye ifade etti.